Serkan Ocak

Grönland’a kışın giden çılgın Türk

2 Şubat 2015
Sertaç Taşdelen (31) bir gezgin ve fotoğrafçı. Bugüne kadar yaklaşık 40 ülkeyi gezdi. Ayrıca internet üzerinden ticari yatırımlar yapıyor. Singapur’da da bir şirketi var. Kış olmasına rağmen geçen ay Grönland’a seyahat etti. Eksi 50 dereceyi gördü.

Grönland’a neden gitmek istediniz?
Kuzey ışıklarını görmek istiyordum. Grönland’ın nasıl bir yer olduğunu, bölge halkının nasıl bir yaşam sürdüğünü merak ediyordum. Kızakla kaymayı tecrübe etmek ve oradaki balıkçılarla bir muhabbet kurmak amacındaydım.

Nasıl gittiniz?
Grönland’a kışın sadece Kopenhag’dan uçuluyor. Günde tek sefer var ve çoğu zaman hava şartlarından ötürü iptal ediliyor. Kışın en sert yaşandığı yerlerden biri Grönland. Şehir merkezlerinde sıcaklık eksi 50 dereceyi buluyor. Buzullarda yaşam zaten yok. Danimarka’ya bağlı bir bölge. Oraya gidebilmek için Ankara’da Danimarka Büyükelçiliği’ne gittim. Neden gitmek istediğimi sordular, ‘fotoğraf çekeceğimi’ söyledim. Türkiye’den ilk kez biri Grönland’a gidiyormuş, onlar da şaşırdı. Hatta ne yapacaklarını bilmedikleri için Danimarka’yı aradılar.

Karşılaştığınız manzara sizi nasıl etkiledi?

Yazının Devamını Oku

Saklı güzellikleri görmek için‘ultra-maraton’ koşuyor

29 Aralık 2014
Caner Odabaşoğlu, makine mühendisi. Ancak mesleğini yapmıyor. Tam bir maceraperest. Aynı zamanda ‘ultra-maraton’ (42 kilometre ve üzeri) koşucusu. Hayatını da kurduğu Macera Akademisi ile kazanıyor. Gittiği ülkelerde hem yüzlerce kilometre koşuyor hem de normal bir seyahatte görülemeyecek yerleri görüyor.

Seyahatlerinizi maratonlara göre mi belirliyorsunuz?
Evet. Geçen yıl eşimle Paris’e gittik. Hem koştum hem de şehri gezdim. Ben koşarken eşim de müzeleri gezdi. Neredeyse tüm seyahatlerimi koşulara göre ayarlıyorum.

Maraton, hayatınıza nasıl girdi? Spor, hayatımın her zaman bir parçasıydı. Dağcılık, kaya tırmanışı, macera yarışı ve oryantiring (yön bulma) sporlarının yanı sıra 2009’dan bu yana koşuyorum. Yarımaratondan sonra maraton koşmaya da başladım. Ardından ultra-maratonlara başladım. Hızlı koşmaktansa, daha uzun koşmaya odaklandım. Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği mezunuyum. Ancak mesleğimi yapmadım. Okulun henüz ikinci sınıfında hayal kırıklığı yaşadım. Üçüncü sınıfta üç dağcı arkadaşımla doğa sporları perakendeciliğine başladım. Askerden sonra da Macera Akademisi’ni kurdum.

Macera Akademisi’nde neler yapıyorsunuz?
Askerden döndükten hemen sonra, 2004’te kurduk. Burada eğitim veriyoruz. Etkinlik yönetimi yapıyoruz. Yarışlar organize ediyoruz. Yarışlar için zaman tutma hizmetleri veriyoruz.

Maratonlar vesilesiyle kaç ülkeyi gezdiniz?

Yazının Devamını Oku

Sana dün Etna’dan baktımaziz Katanya

17 Kasım 2014
Etna, yeryüzündeki onlarca aktif yanardağdan sadece biri. En tehlikelilerinden. Dağın tepesindeki kraterden sürekli gaz çıkışı oluyor. 1190 kilometrekarelik alanda toplam 250 krater bulunuyor. Ancak her an yeni bir lav çıkışı ve yeni bir krater daha oluşabilir. Doğanın bu ilginç oluşumu İtalya Alpleri’nin güneyi Sicilya’da yer alıyor. Muhteşem manzarayı görmeye her yıl milyonlarca turist gidiyor.

Katanya’ya gitmek üzere uçağın kapısında uzun bir bekleyişteydim. Atatürk Havalimanı’ndaki uçuşlar için artık hayatın doğal bir parçası olan rötarlı dakikaların geçmesini bekliyordum. Bilgisayarımı açıp internette haberleri okumaya daldım. İlk sıralardaki haberlerden biri de Japonya’daki Ontake Yanardağı’nda meydana gelen volkan patlamasıydı. Trekking yapanlar küllerin altında can pazarı veriyordu. Neticede 50’den fazla kişinin yaşamını yitirdiği bu olaya ilişkin haberi Etna Yanardağı’na gitmek üzere Katanya uçağını beklerken okumak pek de iyi olmadı.

Japonya’da hayatını kaybedenler doğanın bu ilginç yeryüzü şeklini incelemek, binlerce metre yüksekliğindeki dağa tırmanmak için oradaydı. Ve tüm risklere rağmen orada olmaya da devam edecekler. Bu nedenle okuduğum habere fazla kulak asmadan Etna’nın yolunu tuttum. Öyle ya, bugüne kadar coğrafya derslerinde adına sıkça rastladığım, yılda birkaç kez volkanik hareketliliğine dair haberlerini okuduğum Etna’ya çıkmaktan beni kimse alıkoyamazdı.

Katanya, Sicilya’nın başkenti. THY’nin direkt uçuş yaptığı adadaki tek şehir. İki saatlik uçuşun ardından Etna’nın eteklerindeki Katanya’ya vardık. Henüz uçaktan inmeden Etna’nın dumanları karşıladı bizi. Muazzam bir manzara. Binlerce metre yükseklikte simsiyah bir dağ. Ve zirvesindeki kraterden sürekli duman çıkıyor.

DUMAN VARSA HER ŞEY NORMAL

Avrupa’nın en büyük aktif yanardağı Etna’ya çıkmaksa Katanya’dan yaklaşık 1.5 saatlik bir araç yolculuğu gerektiriyor.

Dağın zirvesi 3326 metre. Ancak bu yükseklik sürekli değişiyor. Rehberimiz Angela’nın verdiği bilgilere göre, 1865’teki seviyesine göre 52 metre aşağıya düştü. Aktif bir yanardağ olmasına rağmen Etna’dan sürekli bir lav çıkışı olmuyor. Zirvedeki ana kraterdeki duman çıkışı, açık bir havada dağın her yerinden görülebiliyor.

Yerel rehber Angela,

Yazının Devamını Oku

İğneada yazı karşılıyor

17 Haziran 2014
İğneada, Avrupa’nın en büyük subasar (longoz) ormanlarına sahip. Beldenin yüzde 89’u ormanlarla kaplı. Önemli bir kuş göç yolu üzerinde bulunan ormanlarda haziran ortasına kadar ötücü kuşlar en güzel aşk şarkılarını söylüyor. Hafta sonunda bu ormanlarda yürüyüşe çıktığınızda denizle ormanın el ele verip yarattığı mucizelere tanık oluyorsunuz.

Bazı yerler vardır. Burnunuzun dibindedir. İlk fırsatta gitmek istersiniz ancak sürekli ertelersiniz. İstanbul’dan karayoluyla yaklaşık 3 saatlik mesafedeki Kırklareli Demirköy’e bağlı İğneada da benim için öyle bir yerdi. Yıllardır ertelediğim İğneada Longoz Ormanları’nı ve bölgeyi 19 Mayıs tatilini fırsat bilerek gezdim.

Yaz sezonu henüz başlamadığı için İstanbul’dan direkt İğneada’ya günde tek otobüs seferi var. Bayrampaşa Esenler Otogarı’ndan kalkıp 240 kilometrelik yolu yaklaşık 5 saatte alıyor. 33 TL’lik yolculuk kapasite üstü doldurulan araçta epeyce zor olsa da çevredeki konuşmalara tanık olmak faydalı. Bölgeyle ilgili pek çok şey öğreniyorsunuz.

OTELİ 5 YILDIZLI

İğneada’nın merkezindeki dükkanları bir çırpıda sayabilirsiniz. Önünde köpekleri ve kedileri eksik olmayan bir kasap, birkaç market, meydan kahvesi, çay ocağı, emlakçılıktan, bisiklet kiralamaya kadar her işi yapan internet kafesi ilk göze çarpanlar.

İğneada’da 5 yıldızlı bir otel var. Diğer konaklama alternatifleri pansiyonlar, evlerden dönüştürülmüş ev apartlar, çadır kurulacak kamp alanları. İğneada’nın sahili Karadeniz’in kara görünümünün aksine Ege’nin turkuvaza çalan mavisini çağrıştırıyor. Kurak sezon ve mevsimsel azalmaya rağmen sular altındaki longozun derinlerinden gelen kuş sesleri insanda sarhoşluk hissi uyandırıyor. Endemik türler, Avrupa’daki en büyük longoz ormanları, merkeze birkaç kilometre uzaklıktaki göller, ekolojik doku.... Görülmesi gereken güzelliklerden yalnızca birkaçı.

BEĞENDİK BELDESİNDEKİ GELİNCİK TARLASI

Yazının Devamını Oku

Şahika Ercümen’in tatil sırları

26 Mayıs 2014
Dünya Serbest Dalış Şampiyonu Şahika Ercümen (29), sık sık seyahate çıkıyor. Hem antrenman hem de rekor denemeleri için gittiği yerlerin olmazsa olmazı derin sular. Aynı zamanda bir diyetisyen olan Ercümen, yemeklerin sağlıklı ve olmasına da dikkat ediyor. İşte bir rekortmende iz bırakan mekanlar.

OTELLER

Rixos
Mısır / Şarm El-Şeyh

Şarm El-Şeyh ve Dahab, her yıl düzenli antrenman yaptığım yerler. Mısır’da yemek ve konfor her zaman problem. Fakat iki yıl önce açılan Rixos Sharm El Sheikh mucizeler yaratıyor. Türkiye’den giden özel şeflerin lezzetli mönüleri, otelin hemen önünde sizi karşılayan derin mavi ve rengarenk mercanları, tropik balıklarıyla Kızıldeniz deneyiminiz bambaşka bir boyuta geçiyor. Otel 695 odalı. (Haziran fiyatları kişi başı her şey dahil 469 TL’den başlıyor. www.rixos.com)

Club Antiphellos Hotel & Villas
Antalya

Kaş benim için çok anlamlı. Bu yaz yeni bir dünya rekoru denemesi yapacağız. Yıllardır Çukurbağ Yarımadası’nda Club Antiphellos’a gidiyoruz. Otelin işletmecisi Cengiz Çelik her zaman çok ilgili. Bir çok dalış antrenmanımı da mavi bayraklı koyunda yaptığım otelle birçok doğa sporu aktivitesine de katılmanızı tavsiye ederim. (Haziran boyunca oda kahvaltı fiyatı 96 TL.

Yazının Devamını Oku