Gamze Şener

Avrupa’da kuraklık ve Türkiye’de ihracat yasağı fiyatları artırdı hırsızların gözü ‘sıvı altın’da: Zeytinyağı fırtınası

26 Eylül 2023

Türkiye’de zeytinyağında 1 Ağustos’tan bu yana uygulanan ihracat kısıtlaması pazar kaybına neden olurken; küresel piyasada ise zeytinyağı fiyatlarını olumsuz etkiledi. Avrupa’da kuraklık nedeniyle rekoltede yaşanan düşüşlere Türkiye’nin ihracat yasağı da eklenince fiyatlarda yüzde 100’ün üzerinde artış yaşandı. Gelişmeler Avrupa’da fiyat artışlarını tetiklerken, alıcıların Türkiye yerine Tunus ve Suriye’ye yönelmesi ise ihracat pazarlarının kaybına neden oluyor. Ayvalık Ticaret Odası Başkanı Ali Uçar, “İhracat bizim çıkış kapımızken şu anda alıcıların diğer ihracatçı ülkelere kaydığını görüyoruz. Suriye bu anlamda ön plana çıkıyor” dedi. Uçar, “Ambalajlı ürünlerin ihracatından yanayız ama bir şeyleri yasaklayarak yapılmasından yana değiliz. Desteklenerek ilerlenmeli. AB’ye ambalajlı yağ satamıyoruz. Sadece Uzak Doğu’ya satabiliyoruz. Mevcut enflasyon, kur ve maliyetlerdeki artış ile yıllık ortalama ihracat rakamları karşılaştırıldığında, bu sezonda ihracatın kilogram başına yaklaşık 4.5-5 dolar olduğunu görüyoruz. İç piyasa toptan zeytinyağı ortalama fiyatı kilogram başına 115 ila 120 TL. İhracat yasağı devam ederse, bu rakamın yeni sezonda üreticiye olumsuz yansıması kaçınılmaz” değerlendirmesini yaptı.

YÜZDE 20 DÜŞÜŞ

Köklü Zeytincilik Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kürlek ise “İklim krizi zeytin rekoltesini ciddi oranda düşürdü. İhracat yasağıyla birlikte firmalar Türkiye’den satın almayı planladıkları yağları Tunus ve Suriye’den tedarik etme çalışıyor. Pazar kaybının artmaması adına zeytinyağı ihracatının belirtilen tarihten önce açılması gerekiyor. Türkiye yeni zeytin sezonuna yaklaşık 80 bin ton zeytinyağı stokuyla girecek ve bu stokun üzerine yeni mahsul eklenecek. Ancak 2023-2024’te eğer sıcaklıklar bu şekilde devam ederse, rekoltenin yüzde 20 düşmesini bekliyoruz” diye konuştu.

HIRSIZLARIN RADARINDA

ABD Tarım Bakanlığı verilerine göre, zeytinyağı fiyatları eylül ayında ton başına 8 bin 900 dolara yükseldi. İspanya’nın zeytinyağı üretiminin de son olarak yüzde 50’den fazla düşmesi fiyat artışlarını tetikledi. İspanya basınında çıkan haberlere göre, ağustos sonlarında ülkede 450 bin dolar değerinde yaklaşık 50 bin litre sızma zeytinyağı çalındı.

STOKLARIN GÜVENCESİ KRİTİK

Yazının Devamını Oku

Hedef 2025’te 2.000 mw’a ulaşmak

19 Eylül 2023

İş Bankası Grubu’nun iştiraki olarak başta elektrik üretimi ve ticareti olmak üzere entegre bir enerji portföyü oluşturmak için kurulan İş Enerji, 2022 yılı ağustos ayından bu yana yaptığı yatırımlarla toplamda 850 MW’lık kurulu güce ulaştı. “Portföyümüzü 2025 yılı itibarıyla toplam 2.000 MW kurulu güce ulaştırmayı hedefliyoruz. Bu üretim portföyünün yüzde 30’luk kısmının Avrupa’da olmak üzere yurtdışında oluşturulmasını planlıyoruz” diyen İş Enerji Genel Müdürü Kayahan Karadaş, şirketin yapmış olduğu yatırımlar aracılığıyla bu yılın ocak-ağustos döneminde 2.5 milyar TL’lik gelire imza attığını söyledi.

YENİLENEBİLİR ENERJİ

Geçtiğimiz yıl kurulan İş Enerji’nin, grubun yeşil enerji dönüşümünü gerçekleştirmeyi hedeflediğini belirten Karadaş, yenilenebilir enerji projelerinin İş Bankası’nın toplam enerji üretimi kredi portföyündeki payının ise yüzde 75’e yükseldiğini söyledi.

“Yenilenebilir enerji kaynaklarına geçiş, iklim değişikliği ile mücadelenin en önemli adımlarından biri” diyen Karadaş, “Bu alanda yapılan yatırımların yarattığı yeni iş kolları da önemli ekonomik faydalar sağlıyor. İş Bankası, bugüne kadar sağlamış olduğu toplamda 7 milyar dolara ulaşan finansman desteği ile ülkemizde yenilenebilir enerji projelerinin finansmanına en önemli katkıyı sağlayan kurumlar arasında yer alıyor” bilgisini verdi.

YATIRIMLAR SÜRECEK

Karadaş portföyün yüzde 30’luk kısmının Avrupa’da oluşturulması stratejini hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu stratejimizin şekillenmesinde özellikle Rusya-Ukrayna Savaşı’ndan sonra Avrupa enerji piyasasında meydana gelen dalgalanma ile iklim değişikliği riski etkili oldu diyebiliriz. Bu süreçte enerji piyasasında yaşanan arz kaynaklı sıkıntılar enerji üreticileri açısından önemli fırsatlar yarattı.

Bu sebeple, özellikle kısa vadede Avrupa yatırımlarına öncelik vermeyi ve yine stratejimiz çerçevesinde yurtdışındaki portföyümüzün rüzgâr ve güneş enerji santralı ağırlıklı oluşturulmasını planlıyoruz. Bu kapsamdaki mevcut yatırımımıza ilave olarak çeşitli proje geliştiriciler ile muhtelif ülkelerde görüşmelerimiz sürüyor.”

Yazının Devamını Oku

Yabancı yatırımcıda Türkiye rekabeti... Yabancı yatırımcı kur riski az olan alanlara yoğunlaşabilir

16 Eylül 2023

Ekonomide atılan yeni adımlar ve son olarak Orta Vadeli Program’ın (OVP) açıklanmasının ardından gözler bir kez daha yabancı yatırımcıların tepkilerine çevrildi. Kamu yönetiminden üst düzey isimler art arda ekonomide atılan adımların yurtdışındaki yatırımcılardan olumlu tepki aldığını belirterek, önümüzdeki aylarda yatırım taleplerinin artacağına yönelik beklentilerini dile getirmişti.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in 19 Eylül’de ABD’de yabancı yatırımcılarla yapacağı görüşme öncesi Hürriyet’e değerlendirmelerde bulunan Ventura Partners Ortağı Kerim Kotan, son dönemde ekonomide atılan adımların yabancı yatırımcı nezdinde pozitif karşılandığını belirtti.

TÜRKİYE TELAŞI VAR

Türkiye’de birleşme ve satın alma ve yeni yatırımlar özelinde danışmanlık hizmetleri veren Kotan, seçim öncesine göre bambaşka bir ortam olduğunun altını çizdi. Kotan, “Altı ay önce aradığımızda Türkiye’ye bakmadıklarını söyleyen yatırımcılar şimdi bize geri dönüyor. ‘Değerlemeler yükselmeden, yeni rakipler gelmeden işimi bitireyim’ diyorlar” değerlendirmesini yaptı. Kotan, doğrudan yabancı yatırımda rekor seviyeleri görebilmek için öngörülebilirlik ve şeffaflık ortamının yeniden oluşturulması gerektiğine dikkat çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Birleşme ve satın alma tarafında 2023 yılını 10 milyar dolar civarında tamamlayacağımızı düşünüyorum. 2024-2025 yıllarında ekonomi yönetiminde önemli bir değişiklik olmazsa 10 yıl önce gördüğümüz 20 milyar dolarlık rekor seviyeyi de aşabiliriz.”


Kerim Kotan

REKOR KIRMAK İÇİN TEK ŞART

Kotan’ın verdiği bilgiye göre Türkiye’de rekabetçi ve kaliteli üretim yaparak ihracat yapan şirketler yabancı yatırımcılardan daha çok ilgi görüyor.

Yazının Devamını Oku

Yeşil dönüşümde zaman daralıyor

13 Eylül 2023

YAKLAŞAN AB Sınırda Karbon Vergisi uygulaması öncesinde, “Ekonomik güç için artık riskleri tanımlayıp önlem alabilmek gerekiyor” diyen uzmanlar; gerekli ekonomik dönüşümlerin gerçekleştirilmesi için 10 yıllık süre kaldığına işaret ediyor. Bugün durum ne? 68 ülke karbon fiyatlaması uyguluyor. Karbon kredisi satışlarında ilk sırayı, karbon ton başına 94 dolarla Avrupa Birliği alıyor. AB’yi İngiltere ve ABD takip ediyor.

Konuyu uzmanlarına sorduk. Bilgi Üniversitesi İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Uyduranoğlu, karbon fiyatlama sisteminin bir kısmının karbon vergisinden, bir kısmının ise Emisyon Ticaret Sistemi’nden (ETS) oluştuğunu belirtti. Türkiye’nin ise henüz karbon fiyatlama politikası olmadığını söyledi. Kadir Has Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. A. Erinç Yeldan ise “Türkiye, birinci sanayi devrimini ve robotik imalat sanayi devrimini uzaktan izlemişti. Yeşil enerji dönüşümünü coğrafi konumu nedeniyle en hızlı uygulayabilecek ve lider olabilecek avantaja sahip. Bu fırsatı kaçırmamalı” dedi.

ŞİRKETLERİ NELER BEKLİYOR

Prof. Dr. Uyduranoğlu’na göre iklim değişikliği iktisat literatüründe bir tür piyasa başarısızlığı. Devletin elinde bulundurduğu araçlarla bu alana müdahale etmesi gerektiğine dikkat çeken Uyduranoğlu, “Yüksek emisyonlara neden olan şirketler, ilk etapta karbon fiyatlamasından olumsuz etkilenecek, bu bir gerçek. Maliyetleri yükselecek. Ancak karbon ayak izini sıfırladıklarında çok farklı avantajlara sahip olacaklar. İhracatçı bundan kaçamayacak. Bu anlamda KOBİ’lerin desteklenmesi gerekiyor” dedi.

HİNDİSTAN’IN 5 KATI

Tarım ve sanayide sera gazı emisyonlarının üretim düşmeden azalmayacağını söyleyen Prof. Dr. Yeldan ise özel sektöre eleştiri getirdi. Yeldan, şunları söyledi: “2005’te kurulan ETS, bugün 10 bin 400 sanayi ve enerji işletmesi ve 350 havayolu şirketini kapsıyor. Şu ana kadar yürütülen çabalar işlevsel bir karbon piyasasının geliştirilmesini ve karbonun gerçekçi bir fiyatının oluşmasını sağlayamadı. Net sıfır tasarımlarında ise ormanlaştırma mucizevi bir öneri olarak kullanılıyor. Ancak yapılan araştırmalara göre, şirketlerin ormanlaştırma yoluyla elde etmeyi planladıkları yerine koyma hedefleri için Hindistan yarımadasının 5 misli araziye ihtiyacımız var. 2050’lerin net sıfır hedeflerine ulaşmada esas yükün dünyanın yoksullarına düşmekte olduğu anlaşılıyor” bilgisini verdi.

‘PARAYI AB YERİNE BİZ TOPLAYALIM’

Yazının Devamını Oku

‘Made in China’ korkusu

11 Eylül 2023

DÜNYANIN en büyük ikinci ekonomisinde görülen negatif tablo, bazı uzmanlara göre tüm dünyayı etkileyecek sorunların habercisi; bazılarına göre ise abartılan bir panik havası olarak yorumlanıyor. “Çin ABD’nin yerini almaya hazırlanıyor” söylemlerinin sıkça duyulduğu bir dönemde ülkede görülen iç talepteki daralma, gayrimenkul krizi, ihracat ve ithalattaki gerileme dünyanın gündeminden düşmüyor. Son olarak Çin Ulusal İstatistik Bürosu (UİB) tarafından açıklanan ağustos ayı verilerine göre, ülkede Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3 gerilerken; Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ise yüzde 0.1 yükseldi. Çin’in ağustos ayında ihracatı da yüzde 8.8 daralırken; ithalattaki daralma ise yüzde 7.3’ü buldu.

KÜRESEL TİCARETİ NASIL ETKİLEYECEK

Ülkede uzun süredir devam eden deflasyon gündemi, son dönemde yatay bir seyir izlese de çoğu analist, mevcut tablonun umut verici olmadığının altını çiziyor.
Çünkü bu gelişmeler sadece Çin’i değil, dünyadaki diğer pazarlardaki üreticileri de yakından ilgilendiriyor. Rekabet gücünü yakalamak adına rotasını düşük fiyatlarla başka ülkelere çeviren Çin ürünleri, başka pazarlardaki üreticileri zorunlu bir rekabete, daha da ötesi üretim ve istihdam kısıtlamalarına sürükleyebilir. Arçelik CEO’su Hakan Bulgurlu da The Financial Times’a yaptığı açıklamada, Çin’de yavaşlayan büyümenin oldukça tehlikeli olduğunu belirterek, “Çin pazarının yavaşlaması bu ürünlerin başka pazarlara sunulacağı anlamına gelir” dedi. Çin’in küresel ekonomide gerçekten önemli bir oyuncu olduğunu söyleyen Bulgurlu Çin’deki toparlanmanın hızlı bir şekilde olmayacağını düşündüğünü de sözlerine ekledi. Çin’de kötüleşen ekonominin küresel etkileri olabileceğinin de altını çizdi.

BÜYÜME TAHMİNLERİNDE REVİZE

JPMorgan son aylarda gelen verilerin etkisiyle Çin büyüme tahminlerini düşürdü. Mayıs ayı başında Çin’in bu yıl yüzde 6.4 büyüyeceğini öngören kurum, beklentisini yüzde 4.8’e indirdi. Yansımaları küresel ticarette perakendeden enerjiye kadar pek çok alanda olumsuz hissedilebilecek bu gelişmelere ilişkin geçtiğimiz günlerde Çin’den gelen bir değerlendirmeyse dikkat çekiciyidi. Ülkesini G20’de temsil eden Çin Başbakanı Li Qiang, geçtiğimiz çarşamba günü yaptığı konuşmada, Çin ekonomisinin yıllık yaklaşık yüzde 5’lik büyüme hedefini yineledi. Yılın son çeyreğine yaklaşırken, bu hafta Çin’den gelecek sanayi üretimi ve perakende satış verileri de yakından izlenecek. Ülkede AVM yatırımcıları son dönemde gelirlerdeki düşüşe dikkat çekerken moda endüstrisinin de yeni stratejiler kurmaya hazırlandığı kaydediliyor.

GÜVEN ETKİSİ

Bloomberg tarafından hazırlanan bir rapora göre ise pandemiden önce Çin’in ekonomik büyüklükte ilk sırayı alacağı beklentisi hatırlatılarak, mevcut ortamda Çin’deki büyüme verilerinin 2040’ın ortalarına kadar ABD’yi geçemeyeceğine dikkat çekildi. Çin’de büyümede görülen yavaşlamanın beklenenden önce geldiği kaydedilirken; emlak piyasasında görülen krizlerin ve ekonomi yönetimine duyulan güvenin azalmasıyla düşüşün kalıcı hale geldiği belirtiliyor.

Yazının Devamını Oku

Deprem bölgesine 7.5 milyon dolarlık destek

10 Eylül 2023

Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV), Toplum Gönüllüleri Vakfı (TOG) ve Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF) işbirliğiyle, bölgede 20 noktada, iki yıl boyunca çocuk, genç ve kadınlara yönelik sosyal ve duygusal destek programları hayata geçirecek. Shell Türkiye Ülke Başkanı Ahmet Erdem, “Depremin etkileriyle mücadele maraton gibi. 7.5 milyon dolarlık bu projeyle, iki yıl içinde en az 100 bin kişiye ulaşmayı hedefliyoruz” dedi. Erdem, Hatay Aşağı Ekinci 1 Konteyner Kent’te TEGV işbirliğiyle kurulan Shell Öğrenim Birimi ile Belen’deki Basketbol Köyü Konteyner Kent’te TOG işbirliğiyle kurulan Shell Destek Merkezi ve Hatay - İzmir Konteyner Kent’teki TKDF Shell Mor Yerleşke’nin açılışlarında basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

MARKETLERDE SATILACAK

Erdem, “Afet sonrası bölgenin kalkınması için sosyal projeleri hayata geçirmeye devam ediyoruz. Bölge halkına sosyal ve duygusal destek sağlamak için harekete geçtik. Ekonomik kalkınma için ‘Kadınların Elinden’ sosyal girişimiyle kadın kooperatiflerinin ürettiği ürünleri Shell Select Marketler’de misafirlerimizle buluşturuyoruz” diye konuştu. Proje kapsamında Hatay, Adıyaman, Kahramanmaraş, Malatya’da yer alan konteyner kentlerdeki toplam 12 öğrenim biriminin 8’i tamamlandı. Dördünün ise kurulma aşamasında olduğu belirtildi. Merkezlerde çocuklara eğitim ve sosyal etkileşim imkânları sunarak iyileşme sürecine katkı sağladıklarını belirten TEGV Genel Müdürü Sait Tosyalı da eğitim TIR’ları hakkında bilgi verdi. Tosyalı, “Deprem bölgesinde 17 Eğitim TIR’ımız Ateşböceğimizle çocuklarımızla sosyal-duygusal etkinlikler yapıyor. Bu sayede depremde yaşadıkları travmanın etkisini hafifletmeye çalışıyoruz” dedi.

‘ASIL ŞİMDİ DESTEK GEREK’

TOG Vakfı Genel Müdürü Ayşe Kırımlı, projenin tanıtım toplantısında bilgiler verdi. Kırımlı, “Depremin üzerinden yedi ay geçti, şimdi toparlanmak ve iyileşme sürecine katkıda bulunmak için dayanışmanın daha uzun soluklu olması gerekiyor. Bu merkezler, minimum iki yıl boyunca bölge insanının güçlenmesine katkı sağlayacak” diye konuştu. Shell Türkiye, TKDF işbirliğiyle Hatay ve Malatya’da 6 Mor Yerleşke kurdu. Bu merkezlerin kadınlara güvenli bir alan sunacağını ve sosyal ağlarını yeniden inşa etmelerine yardımcı olacağını kaydeden TKDF Başkanı Canan Güllü, “30 yerleşkede depreme maruz kalanlara hizmet veriliyor” dedi.

 

 

Yazının Devamını Oku

Robotlar sahneye çıkıyor... Paris’te 5 hastanede çalışan ‘Mirokai’ isimli robotlar, 30 bin Euro’dan satışa sunuluyor

2 Eylül 2023

Dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçilerin buluştuğu Berlin IFA’da, robotik ürünler önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da büyük ilgi gördü. Hastanelerde sağlık çalışanlarına yardımcı olan robotların yanı sıra barmenlik yapan ve sadece içecek hazırlamakla kalmayıp sohbet de eden robotlar, önümüzdeki yıllarda sosyal hayatın daha çok bir parçası olacaklarını gösterdi. Bu yıl iki bini aşan markanın katıldığı organizasyonda tüm biletlerin tükendiğini belirten IFA Genel Müdürü Oliver Merlin ise “Bu yıl katılımcıların yüzde 30’u ilk kez IFA’ya katılıyor. IFA Next’te 350 startup ve 200’den fazla yatırımcı yer alacak. Girişimlerin IFA’daki yerinin büyüyor olmasından büyük mutluluk duyuyoruz” diye konuştu.

HASTANEDE ROBOT İSTİHDAM EDİLİYOR

Yapay zekâ ve sürdürülebilirliğin etkisinin bu yıl iyiden iyiye arttığı organizasyonda, robotların sergilendiği alanın diğer yıllara göre küçüldüğü ancak bunun nedeni olarak artık çoğu markanın kendi robotlarını kendi standında sergilemesi gösterildi. Sorumluluğu esas alarak robotik teknolojilerle sağlık sektörünü güçlendirmeyi amaçladıklarını belirten Fransa merkezli Enchanted Tools’un CCO’su Richard Malterre Hürriyet’e yaptığı açıklamada, geliştirdikleri robotların hali hazırda Paris’te 5 hastanede çalıştığını belirterek, “Küçük eşyaları bir yerden bir yere taşıma konusunda yardımcı olan bu robotlar, hemşirelerin ve sağlık görevlilerinin de işini oldukça kolaylaştırıyor. 2025 yılına kadar bu sayının başka noktalarda da artmasını hedefliyoruz” bilgisini verdi. 

BARMENLERE RAKİP 

Kaplumbağa görünümlü olan ve havuz temizlemek için Aiper tarafından üretilen robotlar, fuarın ilgi çeken ürünlerinden biri oldu. ABD merkezli şirketin 4 farklı modeldeki robotları, 299 Euro’dan 899 Euro’ya kadar değişen fiyatlarda satışa sunuluyor. Unitree’nin ürettiği robotlar ise özellikle yangında müdahale ve kurtarma çalışmalarında çözüm sunmayı amaçlıyor. Alkollü ya da alkolsüz ürünleri bir barmen gibi hazırlayabilen ve sohbet edebilen; saatte 100 içecek yapabilen robotun insandan 2 kat daha hızlı çalıştığı belirtiliyor. Yanuai tarafından üretilen robot, içeceği hazırlamadan önce tercihinizi belirlemenizi istiyor. Ödeme kredi kartıyla yapılırken, içecek 3 dakika içinde servis ediliyor.

KREDİ KARTININ YERİNİ YÜZÜK ALIYOR

IFA’nın en dikkat çeken alanlarından biri de startupları ve yatırımcıları buluşturan IFA Next alanı oldu ve bu alanda Güney Kore ağırlığı hissedildi. Yapay zekâyla yüz tanıyabilen ve görsel sınıflandırma yapabilen Huenit’in robotu aynı zamanda lazerle kesme işi yapabilirken; kahve ve yemek yapma, bozuk para boyutundaki objeleri bir yerden bir yere taşıma gibi özelliklere de sahip olduğu belirtildi. Evde ya da üretim alanlarında kullanılan ve 2013 yılında Güney Kore’de kurulan Neuromeka’nın robotu ise ülkede yaşlıların çalıştığı bir kafede, kahve yapımında yardımcı oluyor. Almanya merkezli Pagopace ise yüzük şeklinde bir ödeme sistemi sunuyor. Farklı renklerdeki yüzükler suya dayanıklı ve 99 Euro’dan satışa sunuluyor.

havuz temizlemek için Aiper tarafından üretilen robotlar, fuarın ilgi çeken ürünlerinden biri oldu. ABD merkezli şirketin 4 farklı modeldeki robotları, 299 Euro’dan 899 Euro’ya kadar değişen fiyatlarda satışa sunuluyor. Unitree’nin ürettiği robotlar ise özellikle yangında müdahale ve kurtarma çalışmalarında çözüm sunmayı amaçlıyor. Alkollü ya da alkolsüz ürünleri bir barmen gibi hazırlayabilen ve sohbet edebilen; saatte 100 içecek yapabilen robotun insandan 2 kat daha hızlı çalıştığı belirtiliyor. Yanuai tarafından üretilen robot, içeceği hazırlamadan önce tercihinizi belirlemenizi istiyor. Ödeme kredi kartıyla yapılırken, içecek 3 dakika içinde servis ediliyor.

Yazının Devamını Oku

Berlin’de teknoloji şovu başlıyor

31 Ağustos 2023

Dünyanın dört bir yanından gelecek katılımcılarla en inovatif ürünlerin sergileneceği fuara bu yıl, 48 farklı ülkeden 2 bin 59 müşterinin katılması bekleniyor. 144 ülkeden gelecek ziyaretçilerin ise 180 bine ulaşacağı tahmin ediliyor. Bu yıl IFA’da ilk kez kurulan ‘Sürdürülebilirlik Köyü’ ile sürdürülebilirlik teması öne çıkarken, Liderler Zirvesi’nde yenilikçi yaklaşımların konuşulacağı ve Robotlar Evinde ise farklı robotların ziyaretçilere sergileneceği kaydediliyor.

‘IFA ALMANYA’NIN ÖNEMLİ PARÇASI’

Geçtiğimiz yıl ticari ziyaretçilerin yüzde 90’ının tekrar fuara katıldığı etkinliğe bölgesel anlamda katılım yüzde 68 ile en fazla Avrupa ve İngiltere’den olurken; yüzde 18’i Asya ülkelerinden, yüzde 10’u ise Amerika’daki ülkelerden olmuştu. IFA Management Genel Müdürü Oliver Merlin yaptığı değerlendirmede, “Böyle bir fuarın başında olmak hem ayrıcalık hem de bir sorumluluk. Almanya için IFA’nın ne kadar önemli olduğun görünce hayrete düşüyorum. Bu onların çocukluklarının bir parçası. Ayrıca IFA, tüketici teknolojisi ve ev aletleri konusunda dünyanın en önemli fuarı. Satıcılar, alıcılar, üreticiler ve perakendeciler ciddi işler yapmak için bu fuara geliyor” dedi.

LİDERLER ZİRVESİ

IFA’da startup’lar için de özel bir etkinlik düzenlenirken; IFA Next çatısı altında planlanan programa dünyanın dört bir yanından 400’den fazla startup’ın katılımı bekleniyor. Bu yıl fuarda öne çıkarılması gereken noktalardan birinin ‘Liderler Zirvesi’ olduğunu söyleyen Merlin, “Bahsetmeye değer çok şey var ancak henüz bahsetmediğimiz 2 nokta çok önemli. Birincisi Liderler Zirvesi. İki tam gün boyunca sürecek bu programda teknoloji dünyasından inovatif fikirler paylaşılacak. Diğeri ise House of Robots (Robotlar Evi). Bu, dünyanın dört bir yanından önde gelen robotik tedarikçilerinin yer alacağı yepyeni bir deneyim olacak. Burada ziyaretçilere farklı robotları deneyimleme ve etkileşime geçme şansı sunulacak” bilgisini verdi.

Yazının Devamını Oku

7.5 puanlık artış ne anlama geliyor

25 Ağustos 2023

Karar sonrası öne çıkan yorumlardan biri de temmuz ayı sonunda Merkez Bankası’na atanan üç başkan yardımcısı Cevdet Akçay, Fatih Karahan ve Hatice Karahan’ın etkilerinin görülmesine ilişkindi.

Merkez Bankası’nın şahin kararına, piyasaların tepkisi de sert oldu. Hem dolar/TL’de hem de Euro/TL’de düşüş yüzde 5’e yaklaştı. Karar öncesi 27.22 seviyesinde olan dolar/TL’de kararın hemen ardından hızlı bir düşüş görüldü ve kur 26.81 seviyesine çekildi. Kapanışta ise 25.83 seviyesi kaydedildi. Euro/TL ise 29.62 seviyesinden 27.52 seviyesine geriledi ve kapanışta 28.14 oldu.

BIST100’de ise kararın hemen ardından hızlı bir yükseliş kaydedildi ve 7.700 seviyelerindeki borsa gün içinde en yüksek 7.872 seviyesini gördü. Bankacılık ise yüzde 9’a yaklaşan yükselişle, öne çıkan sektör endeksi oldu. Borsa İstanbul günü yüzde 1.45 düşüşle 7.491 puandan tamamladı.

1- Normalleşme için önemli bir eşik 

2- Türk lirasına güven tazelenecek

3- Net rezervlerdeki düşüşü önlemeye destek

4- Enflasyonla mücadelede kararlı duruş

5- Kredi kartı ve ticari kredi faizlerinde yön yukarı çıkacak

Yazının Devamını Oku

Turizmdeki büyüme dünyayı sollayacak

24 Ağustos 2023

Dünya Seyahat ve Turizm Konseyi (World Travel & Tourism Council-WTTC), seyahat sektörünün geleceğine ilişkin pozitif bir tablo çizdi. Geçtiğimiz günlerde yayınlanan rapora göre, sektörün küresel büyüklüğünün, 2033 yılına kadar 15.5 trilyon dolara ulaşması beklenirken; 2019’la kıyaslandığında yüzde 50’ye varan hızlı bir artış öngörülüyor. Seyahat eden ülkeler arasında ABD, Çin, Almanya, İngiltere ve Japonya’nın başı çekmesi beklenirken; büyümenin işgücü piyasasına da yansıyacağı ve 2033 yılına kadar 430 milyon kişiye istihdam yaratılacağı tahmin ediliyor. Bu öngörüler gerçekleşirse, dünyada her dokuz işten biri, seyahat ve turizm bağlantılı hale gelecek. Küresel büyüme yıllık yaklaşık yüzde 2.6 olarak öngörülürken, seyahat ve turizm sektöründeki büyümenin ise yüzde 5.1’e ulaşacak.

EN BÜYÜK KATKI ÇİN’DEN

Seyahat harcamalarının ülkelerin büyüme oranlarına göre değiştiğine dikkat çekilen raporda, Japonya’nın İngiltere’nin önüne geçtiğinin de altı çiziliyor. İlk 10’da yer alan ülkelerdeki çeşitlilik de artıyor. Fransa, Meksika, İtalya, Hindistan ve İspanya öne çıkan ülkeler arasında yer alıyor. Gelecek 10 yılda sadece ülkelerin çeşitliliği değil, Çin’in ABD’yi geride bırakması da en büyük değişimlerden biri olarak vurgulanıyor. Çin’in pandemideki kısıtlamaları da kaldırmasıyla seyahat ekonomisini canlandırmada başı çeken ülkelerden biri olması bekleniyor. 2033 yılına kadar Çin’in seyahat sektörü ekonomisine yapacağı katkının ise 4 trilyon dolara ulaşabileceği ifade ediliyor. Bu tabloya göre, ABD’nin katkısı ise 3 trilyon dolar olacak.

Turizmde özellikle Latin ve Kuzey Amerika ile Avrupa’da 2019’daki normalleşmenin neredeyse yakalandığı; 2033’e gelindiğinde ise küresel seyahat harcamalarında en büyük payın yüzde 22.3 ile Çin’e geçmesi bekleniyor.

‘SAYILI ÜLKELERDEN BİRİ OLACAĞIZ’

Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Müberra Eresin, turizmde Türkiye’nin sayılı ülkeler arasında yer almaya devam edeceğini belirtti. Raporu değerlendiren Eresin, “Bu yıl doluluklarımızda bir miktar gerileme olsa da moralimizi elbette bozmuyoruz. Türkiye’nin konaklama sektörü başta olmak üzere hizmet sektöründeki kalitesini tüm dünya biliyor. Çeşitlilik açısından da belli bir noktadayız. Önemli olan her çeşit turizmin, genel turizm pastasından payını alabilmesidir” dedi.

Yazının Devamını Oku

KKM adımı pozitif karşılandı

22 Ağustos 2023

Kur Korumalı Mevduat’a (KKM) ilişkin hafta sonu gelen ve KKM’nin azaltılmasını amaçlayan tebliğ sonrası uzmanlar, kararı olumlu karşıladı. Haftanın ilk işlem gününde borsa güne düşüşle başlasa da gün içinde yüzde 4’e yaklaşan yükseliş kaydedildi. BIST100 günü yüzde 3.77 yükselişle 7.796 puandan tamamlarken; bankacılık endeksinde açılışta yüzde 4’e varan düşüş, gün içinde yerini pozitif seyre bıraktı. Dolar/TL’de ise 27.16 ile yatay seyir izlendi.

TL MEVDUATTA KADEMELİ YÜKSELİŞ

Rota Portföy Yatırım Danışmanlığı ve Dağıtım Kanalı Bölümü Direktörü Kerem Aksoy, KKM’de vadesi gelen hesapların TL’ye dönüştürülmesi için Resmi Gazete’de yayınlanan ‘Menkul Kıymet Tesisi Hakkında Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ’e ilişkin yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: “Kısa vadede TL mevduat faizlerinde kademeli yükselişler göreceğimizi düşünüyoruz. TL kredi faizlerinde özellikle ticari kredi tavan faiz katsayısının nerede oluşacağı önem arz ediyor. Kredi fiyatlamalarında en az mevduat tarafındaki artış kadar bir artışın yansıtılıp yansıtılmayacağı kritik konu olacak. Döviz talebinde de artış görebiliriz.” Politika faizinde yüzde 19-20 aralığını işaret eden Aksoy, “Ekim ve kasıma kadar sürebilecek bir faiz artırım süreci sonrasında, TCMB’nin artırımları durduracağını, 2024’ün ikinci yarısında enflasyondaki hızlı düşüş beklentisini gerçekleştirebilmek amacıyla tekrar faiz artırımlarına gidebileceğini öngörüyoruz. Orta ve uzun vadede atılan normalleşme adımları borsa için olumsuz değil; bankacılık, gıda perakendesi, ulaştırma ve holdingler öne çıkan sektörler” dedi.

KKM’DEN ÇIKIŞTA ŞEFFAFLIK VURGUSU

Prof. Dr. Burak Arzova ise “KKM den çıkış isteği doğru ancak öngörebilirlik ve şeffaflık sorununun hala devam ettiğini görmek üzücü. KKM’de parasını tutanların temel motivasyonu dolar ya da Euro’daki artışa karşı servetini korumak. O nedenle faiz ne olursa olsun vatandaşı motive etmeyebilir. Dolara ya da Euro’ya yöneliş dolar/TL ve Euro/TL kurlarını yukarı doğru taşır. TL dönüşlerde bir kesim parasını Borsa Istanbul’da yatırıma dönüştürmek isteyebilir. Belirli hisseler öncülüğünde endeks yukarı doğru gidebilir. Ancak dikkatli olmakta fayda var” değerlendirmesini yaptı.

‘NET BİR SADELEŞME ADIMI GÖRDÜK’

A1 Capital Araştırma Genel Müdür Yardımcısı Baki Atılal ise şu değerlendirmeyi yaptı: “Ekonomide net bir ‘sadeleşme’ adımı gördük. Artık TL mevduata dönüşüm hedefi var; mevduat faizleri ciddi oranda artabilir. TL dönüşümlü KKM faizlerinin düşmesi beklenebilir. Bankalar doğal olarak uzun vadeli tahvillere yönelecektir. Bu durumda tahvil faizlerinin gerilediğini göreceğiz. Kur tarafında ise belirgin bir yükseliş olmayacaktır. Sabit getiri isteyen KKM yatırımcısının ise borsaya gelme ihtimali çok düşük. Genel olarak politika doğru yürütülürse, enflasyon ve enflasyon beklentilerinde gerileme faizlerde de gerilemeyi beraberinde getirecektir. Atılan adımların mevduat faizlerini yükseltecek olmasını birlikte değerlendirdiğimizde, önden yüklemeli algısı oluşabilir. Bu hafta TCMB’den 100 baz puanlık artış beklentisi içindeyiz. Borsanın pazartesi günü bankacılık ağırlıklı negatif açılması beklenen gelişmeydi. Endeks 7.400 seviyenin altına sarkma göstermedi ki bu da piyasanın gücünü gösteriyor.”

Yazının Devamını Oku

Gecenin 3'ünde tıklım tıklım... Beyoğlu’nda mağazalar çift vardiya çalışıyor

16 Ağustos 2023

TURİSTLERİN en çok ziyaret ettiği noktalardan biri olan İstanbul Beyoğlu’ndaki İstiklal Caddesi’nde, sabah 03:00’e kadar alışveriş canlılığı yaşanıyor. Özellikle yerli markalar son yıllarda geç saate kadar açık tuttukları mağazalar için çift vardiya sistemine geçerken; alışverişler en çok Arap turistler tarafından yapılıyor. Mağazalara, gece eğlenmeye gitmeden önce şık kıyafetler giymek isteyen de kozmetik alışverişi için uğrayan da var. Hırsızlığa karşı önlem için mağaza çalışanları, polislerle ortak WhatsApp grupları kurmuş durumda. Çin’de Guangzhou ve İspanya’da Barselona’nın ünlü caddelerinde bile gece 12’den sonra mağazaların açık kalmadığını belirten Birleşmiş Markalar Derneği Başkanı Sinan Öncel, “İstiklal Caddesi’nin özel bir konumu var, 24 saat yaşayabilecek, yabancıların da geldiği bir cadde. Firmalar ciro yapıyor ki açmak istiyorlar, bu yüzden iyi bir uygulama” dedi.

‘SABAHA KADAR AÇIK KALSAK BU İŞ SÜRER’

Hazır giyimden kozmetiğe, ayakkabı mağazalarından yeme-içme mekânlarına kadar gece boyunca süren canlılık her markanın satışına pozitif yansımıyor. Mağazaların satış temsilcileri erken saatlerde başlayan hareketliliğin gece saatlerinde devam etmesini İstiklal Caddesi’nin turistlerin uğrak yeri olmasına bağlarken, şu değerlendirmeyi yapıyor: “Her turist İstanbul’a geldiğinde muhakkak Taksim’e de uğruyor. Tek bir ürün alıp çıkan da yüklü alışveriş yapan da var. İstiklal Caddesi’nde mağazalar sabaha kadar açık kalsa yine de hareketlilik devam eder. Güvenlik açısından büyük bir sorunla karşılaşmıyoruz. Mağazaların güvenlik görevlileri var. Olmayan yerlerde de caddedeki çok sayıda polis hemen devreye giriyor. Her gün mutlaka hırsızlık vakası yaşanıyor. Polislerle WhatsApp grupları kurduk, bir güvenlik sorunu olduğunda artık mesajla bilgi veriyoruz. Hızlı müdahale ediliyor.”

‘SATIŞLARDAN MEMNUNUZ’

LC Waikiki Yönetim Kurulu Başkanı Vahap Küçük, “Bu uygulamayı son birkaç yıldır yapıyoruz. Müşteri o saatte geliyor ve ‘ben sana para vereceğim’ diyor. Biz de satışlardan memnun olduğumuz için bu sistemi devam ettiririz” değerlendirmesini yaptı. Taksim’in daha çok Ortadoğulu turistlerin tercih ettiği bir bölge olduğunun altını çizen Küçük, “Onların alışkanlıkları da daha çok gece alışverişi yapmak yönünde. Gündüz daha çok istihbarat, gece gezmek ve alışveriş üzerine. O saatlerde epey müşteri trafiği oluyor ve bizde satışlar iyi gidiyor. Kış aylarında o saatlere kadar açık tutmuyoruz, hava erken kararıyor ve turist sayısı da nispeten düşük oluyor” bilgisini verdi. 

Yazının Devamını Oku

Tarımda büyümeye odaklandı... İş Bankası teknolojiyi ve finansı bir araya getiren yaklaşımıyla tarıma olan desteğini sürdürüyor

15 Ağustos 2023

TARIMSAL üretim; iklim krizi, savaş ve artan maliyetler nedeniyle hiç olmadığı kadar dünyanın gündeminde yer alıyor. Artık güvenilir gıdaya erişim, en az ülke güvenliği ve ekonomik bağımsızlık kadar birincil gündemlerden biri haline geldi. Coğrafi koşullar nedeniyle tarıma elverişsiz topraklara sahip ülkeler arazi kiralama yarışına girerken; tarımsal üretim için son derece uygun topraklara sahip ülkeler bile politik gerekçelerle bu yarışın bir parçası olmuş durumda.

GIDA TALEBİ YÜZDE 70 ARTACAK

Birleşmiş Milletler’in geçtiğimiz temmuz ayındaki açıklamasına göre, 2022’de dünya genelinde 783 milyon kişi açlıkla mücadele etmek zorunda kaldı.

Bu sayı, pandemi öncesi 2019 yılıyla kıyaslandığında 122 milyonluk artışa karşılık geliyor. Tüm bu tabloda, tarımsal finansman araçları da son yıllarda hızlı bir gelişim gösteriyor. Dünya Bankası verilerine göre, tarımsal finansman tüm dünyada 2050 yılına kadar, 9 milyar insanı besleyebilmek için gıda değer zincirlerinin gelişimine katkıda bulunacak. Gıda talebi 2050 yılına kadar yüzde 70 oranında artarken; bu talebi karşılamak için ise yıllık en az 80 milyar dolarlık yatırıma ihtiyaç duyulacak.

TARIM İHTİSAS ŞUBELERİ

Sürdürülebilir, güvenli, katma değerli, çevreyi koruyan bir yaklaşımla tarımsal üretime destek sağlamanın gelecek nesillere karşı en büyük sorumluluklardan biri olduğuna dikkat çeken Türkiye İş Bankası, tarımsal faaliyetlerde teknolojiyi merkeze alarak verimliliğin sürdürülebilir bir şekilde artırılmasına katkı sağlamak amacıyla ekosistemin tüm paydaşlarıyla birlikte ülke adına yeni bir hikâye yazılabileceğine işaret ediyor. Kurumdan yapılan açıklamaya göre, bu adımın gerçekleşebilmesi için tarım, teknoloji ve finansın bir araya etkin bir şekilde getirilmesi büyük önem taşıyor.

Teknolojiyi, tarımı ve finansı bir araya getirerek çiftçilere yenilikçi çözümler sunmak amacıyla Tarım İhtisas Şubeleri’ni hayata geçiren banka, söz konusu şubeleri diğer şubelerden oldukça farklı ve

Yazının Devamını Oku

Borsayla yeni tanışan küçük yatırımcıya uzmanlardan uyarı: Yanlış yerde binip yanlış yerde inmeyin

14 Ağustos 2023

BORSA İstanbul’da, seçimlerin ardından yukarı yönlü ivme devam ediyor. BIST100’de 26 Mayıs’tan bu yana yüzde 62’lik artış yaşanırken; dolar bazında yüzde 20 reel getiri sağlandı. Geçtiğimiz ağustos ayında 5.5 milyon olan bakiyeli yatırımcı sayısı ise temmuz itibarıyla 8.1 milyona ulaştı. Borsada yükselişin devam etmesini bekleyen analistler, yeni yatırımcıları ise finansal okur yazarlık konusunda uyarıyor. “Bu konuda, kesinlikle istediğimiz yerde değiliz” diyen Ata Yatırım Araştırma Genel Müdür Yardımcısı Cemal Demirtaş, “Yatırımcılar hangi şirkete neden yatırım yaptıklarını iyi araştırmalı. Özellikle kulaktan dolma bilgilerle sadece ‘bu hisse gidiyor’ diye trene binmesinler. Aksi takdirde, yanlış yerde binip, yanlış yerde inerler” dedi.

8.000 SEVİYESİ AŞILIR MI 

Kademeli faiz artırımı, ekonomi yönetimi tarafından verilen güçlü mesajlar, jeopolitik konularda Türkiye’nin yapıcı yaklaşımı ve özellikle AB ile ilişkilerde gelinen noktayla, borsadaki yukarı hareketin desteklendiğini belirten Demirtaş, “Önümüzdeki 3-6 aylık dönemde kısa süreli geri çekilmeler olsa da hem artan güven ortamı hem de enflasyonun bir süre daha devam edeceği beklentileriyle BIST100’ün 8.000 seviyelerinin üzerince dengelenebileceğini düşünüyoruz. Önümüzdeki dönemde, faiz artırım hızı, TL’deki istikrar ve yine açıklanacak yeni ekonomi programı piyasalar tarafından yakından izlenecek” değerlendirmesini yaptı.

‘GERİ ÇEKİLME SINIRLI KALACAK’

İntegral Yatırım Araştırma Müdürü Seda Yalçınkaya Özer ise borsada hisse seçimi açısından seçici olması gereken bir dönemden geçildiğine dikkat çekerek, şunları söyledi: “3. çeyrekte borçluluk rasyoları düşük ve nakit pozisyonu güçlü olan şirketler ön plana çıkmaya devam edecek. 4.400 dibinden bu yana kısa bir zamanda hızlı yükselen endeks, yaklaşık yüzde 70 getiri getirdi. Dolayısıyla hızlı yükselişin ardından düzeltme eğiliminin oluşmasını bekliyorum. 2. çeyrek bilanço beklentilerinin sonlanmasıyla birlikte endekste 7.000 seviyesine doğru düzeltme izlenebilir. Geri çekilmelerin sınırlı kalmasını ve yükseliş eğiliminin devam etmesini öngörüyorum.”

‘İNTİHARIN EŞİĞİNE GELDİM’ PAYLAŞIMI YAPANLAR VAR

“BİRÇOK insanın önemsemeyeceği büyüklükte parasal kayıplar için ‘intiharın eşiğine geldim’ paylaşımları yapan yatırımcılar var. Böyle bir profile sahip yatırımcılar için borsa hiçbir zaman doğru adres olmayacaktır. Duygu yönetimi bireysel yatırımcıların en zorlandığı alanlardan biri” diyen Matriks Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdür Yardımcısı Cem Tutar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Borsaya yatırımda ilk konu paranın miktarı değil, insanın kendi riskini bilmesidir. Yatırımcıların yatırım yaptıkları şirketleri ve pazarın kurallarını tanımaları konusunda önemli bir eksiklik olduğunu düşünüyorum. Finansal ve teknolojik okur yazarlık büyük değişim yaratacaktır. Yatırımcılar sosyal medyanın köpürttüğü başarılar yerine sürdürülebilir getiri hedefine odaklanmalı.”

Yazının Devamını Oku

Resesyon sesleri yükseliyor... ABD’de enflasyon temmuzda artabilir

8 Ağustos 2023

Piyasalar bu hafta perşembe günü ABD’den gelecek enflasyon verisine odaklanacak. Analistler, enflasyonda yükseliş öngörürken; gelecek verinin resesyon beklentilerini de canlandırabileceğini belirtti. Haziran ayında enflasyon yıllık bazda yüzde 3’e gerilemiş ve son iki yılın en düşük seviyesine inmişti. Temmuz ayı enflasyon verisi, ABD Merkez Bankası Fed’in bir sonraki faiz kararı için de önem taşıyor. 

OLUMLU TEPKİLER SINIRLI KALABİLİR

Bu haftaki piyasa beklentilerini uzmanlara sorduk. Dinamik Yatırım Menkul Değerler Araştırma Uzmanı Ceyhun Yavaş, ABD’de tüketici enflasyonuna yönelik piyasa beklentisinin yüzde 3.0’ten yüzde 3.3’e yükselmesi yönünde olduğunu belirtti. Yavaş, “Çekirdek enflasyonun yüzde 4.8’den yüzde 4.7’ye gerilemesi bekleniyor. Barınma enflasyonu ve hizmet enflasyonunun seyri takip ediliyor olacak. Çekirdek enflasyonda düşüş görülmesi bir yandan Fed’den bir faiz artışı daha gelmesi beklentilerini söndürürken resesyon beklentilerini canlandırabilir. Bu yüzden beklenene paralel şekilde çekirdek enflasyonda düşüş görülmesi halinde piyasada olumlu tepkilerin sınırlı kaldığını görebiliriz” dedi.

Fed başkanlarının halen faiz artışının devam edeceği sinyalini verdiğini hatırlatan Pariterium Danışmanlık Kurucusu Dr. İsmet Demirkol ise Euro’nun tepkisine dikkat çekti. Demirkol, “Enflasyon yüzde 3 ya da yüzde 2.80 gelse bile önümüzdeki süreçte Euro Bölgesi’nde faiz artış imkânının artık çok fazla olmaması Euro/dolar paritesini aşağıya çektiğinden dolayı bu, dolar endeksini daha çok güçlendirecek. Diğer taraftan Fed, yüzde 5.50 olarak açıkladığı politika faizini artırmayı pas geçebilir” yorumunu yaptı.

Demirkol, ABD’nin faiz artırımıyla ilgili şöyle konuştu: “Yılın son çeyreği ya da 2024’ün ilk çeyreğinde 25 baz puanlık artış beklentisi güçlü. İki yıl boyunca dolar endeksindeki güçlenmenin devam etmesini bekliyorum. Bu durum gelişen piyasalar için bir miktar risk teşkil edecek.”

‘KURDAKİ DÜZELTME FAİZDEN ÖNCE OLACAK’

Merkez Bankası Enflasyon Raporu sunumunda, TCMB Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın verdiği mesajların son derece olumlu olduğunu belirten Demirkol, “Güvenilir mesajlar verilse de yapılan toplantıda faiz artışlarının beklentilerin çok üzerinde olmayacağı izlenimini edindim. 24 Ağustos’taki faiz kararı dahil olmak üzere, yılın sonuna kadar politika faizinin yüzde 20-22 aralığında olmasını bekliyorum” dedi. Geçtiğimiz hafta yabancı yatırımcılarla yapılan toplantıya ilişkin de değerlendirmede bulunan Dr. İsmet Demirkol, “Döviz kurundaki düzeltmenin TL faizdeki düzeltmeden daha önce olacağını düşünüyorum. Kurdaki yükselişin devam etmesi, belli bir noktada yabancı yatırımcının geleceği kanaatini uyandırıyor” dedi.

EYLÜLDE ONS ALTINDA 2.000 DOLAR BEKLENTİSİ

Yazının Devamını Oku

LNG, boru hatlarına üstünlük kurdu

7 Ağustos 2023

Doğalgazda gemi taşımacılığının boru hatları karşısında liderliği elde etmesinin, Rusya’nın Avrupa Birliği ülkelerine boru hatları aracılığıyla sağladığı gazın önemli bir miktarını kesmesi ile ortaya çıktığını belirten Ember Bölge Lideri Ufuk Alparslan, “Doğalgazın fosil yakıt olması ve enerjide bağımsızlık hedefleri nedeniyle birçok ülke artık gazın yerini temiz alternatiflerle doldurmanın planlarını yapıyor. Bundan sonra da boru hattıyla gaz ticareti LNG’nin gerisinde kalmaya devam edecek. Bu durum Türkiye’nin gaz boru hatlarını etkilemese de, boru hatları ülkemizin doğalgaz talebini karşılamada yeterli değil” dedi.

SAVAŞIN ETKİSİ

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı verilerine göre Türkiye’nin içinde bulunduğu boru hattı anlaşmaları arasında, Mavi Akım, İran-Türkiye, Bakü-Tiflis-Erzurum ve Türkiye-Yunanistan işbirlikleri yer alıyor. LNG yatırımlarının 2024’te 42 milyar dolara ulaşacağı belirtilirken; bu oranın 2020’yle kıyaslandığında 20 kat daha fazla olduğu ifade ediliyor. Küresel doğalgaz ticaretinde LNG tarafındaki yükselişe dikkat çeken Ufuk Alparslan, “LNG’nin boru hatlarına karşı kalıcı liderliği elde etmesi 2022 yılında Rusya’nın Avrupa Birliği ülkelerine boru hatları aracılığıyla sağladığı gazın önemli bir miktarını kesmesi ile birlikte ortaya çıktı. Küresel ölçekte bakıldığında 2021’den 2022’ye 79 milyar m3 düşen boru hatlarıyla gaz ticaretinin Avrupa ülkelerinden kaynaklandığı söylenebilir. Nitekim 2022’de Avrupa’nın, Türkiye hariç, boru hattıyla gaz ticaretinin önceki yıla kıyasla 81 milyar m3 düştüğünü ve bunun yerine 62 milyar m3 daha fazla LNG ticareti gerçekleştirdiğini görüyoruz” bilgisini verdi.

‘LNG BİRİNCİ TERCİH OLACAK’

Eski BOTAŞ Doğalgaz Daire Başkanı ve Enerji Uzmanı Arif Aktürk ise boru hatlarıyla doğalgazın iletiminde ev sahibi ülke ve pazar ülkenin önemine değinerek, şunları söyledi: “Ukrayna örneğinde olduğu gibi transit ülke riskleri de ayri bir husus. Bu nedenle Ruslar Ukrayna’yı ya da diğer ülkeleri aşarak, offshore boru hatlarını tercih ediyorlar. LNG’de ise tek bir ülkeye ve onun riskine bağımlılık yok. Eskiden LNG’nin ilk yatırımı pahalıydı ama şimdi nispeten o ucuzladi. Gelecekte doğalgaz üretim sahalarının kıyıya ulaşımının kolay olduğu yerlerde LNG birinci tercih olacak.’’

RUSYA KESİNCE YATIRIMLAR ARTTI

Ember Bölge Lideri Ufuk Alparslan, LNG’nin payının Rusya’nın savaş yaptırımları doğrultusunda Avrupa Birliği’ne giden gazı kesmesinin ardından arttığını dile getirdi. Yatırımlar 2024’te 42 milyara dolara ulaşacak.

Yazının Devamını Oku