95 bin doların varsa, haydi uzaya

Güncelleme Tarihi:

95 bin doların varsa, haydi uzaya
Oluşturulma Tarihi: Ekim 15, 2012 00:00

Şimdi iddialı gezginlerin gözü uzayda. Aralarında Türkler de var. Ahu Aysal Kerimoğlu, Ali Şen, Murat Dedeman ve adı açıklanmayan dördüncü kişi atmosfere çıkmak için sırada bekliyor.

Haberin Devamı

Space Exploration Technologies: Amerikalı otomotiv sektörü girişimcisi Elon Mask, 70 metrelik ilk roketini mayıs ayında Cape Canaveral’dan uçurdu, Dragon adlı uzay kapsülünü Uluslararası Uzay İstasyonu’na kilitlemeyi başardı. İşadamı gelecek yıl sekiz, 2014’te 16 uçuş yapmayı planlıyor. En kısa zamanda, Dragon’u her seferinde yedi kişi taşıyacak bir kapsüle dönüştürecek. Daha şimdiden 2017’ye kadar yapılacak uçuşların biletleri satıldı. Firma 3 milyar doları kasasına yerleştirdi. Yolculuk fiyatı 20 milyon dolar. (www.spacex.com)
Virgin Galactic: Richard Branson’ın firması, amatör astronotları SpaceShipTwo ile 96,5 kilometre yükseğe çıkaracak. Toplam 5 dakika yerçekimsiz ortamda kalınacak. Toplam yolculuk süresi 120 dakika. Fiyat 200 bin dolar. 500 bilet satıldı.
Excalibur Almaz: Isle of Man’de kurulu firma Ay yörüngesindeki yerçekimsiz ortama kadar götürüyor. Fiyat 150 milyon dolar. En erken uçuş tarihi 2016. (www.virgingalactic.com)
Space Adventures: Virginia kökenli firma her seferinde yedi yolcusunu Kazakistan’dan Uluslararası Uzay İstasyonu’na taşıyacak. Rus uzay araçlarının kullanılacağı seferlerin ücreti, 50 milyon dolar. Seferler 2014’te başlıyor. (www.spaceadventures.com)
XCOR Havacılık: Uzaya en ucuz uçuşları Amerika kökenli bu firma düzenliyor. Lynix adlı 9 metre uzunluğundaki uzay gemisi pistten havalanacak. Her uçuşta tek yolcuyu 103 kilometre yükseğe taşıyacak. Araç bu yükseklikte 4-6 dakika kalacak. Toplam yolculuk süresi 60 dakika. Fiyatı 95 bin dolar. Uçuşların 2014’te başlayacak. Firma, 60 dakikalık uçuşları Venezuela açıklarındaki Curacao Adası’ndan yapıyor. Firmanın Türkiye temsilcisi VIP Turizm. (www.xcor.com / www.vipuzay.com)

Haberin Devamı

UZAY TURİZMİ KRONOLOJİSİ

Hedefine ulaşan ilk amatör astronot

1980’lerin başında Amerikan Havacılık Dairesi (NASA) amatör astronotları uzaya taşımak için ilk programı başlattı. İlk program Uzayda Öğretmen’di. Bunu gazeteci ve sanatçılar izleyecekti. 1985 Temmuzu’nda 11 bin 400 aday arasından seçilen öğretmen Christa Mc Auliffe, Challenger faciasında hayatını kaybetti. Program iptal edildi. McAuliffe’in yerine seçilen Barbara Morgan ancak 2007’de uzaya çıktı. Uzaya çıkan ilk amatör ise Tokyo Yayıncılık’tan TV muhabiri Toyohiro Akiyama oldu. 1990’da MIR Uzay İstasyonu’na yapılan uçuş için firma Sovyetler’e 28 milyon dolar ödedi. Ertesi yıl İngiltere - Sovyetler dostluk girişiminin desteğiyle İngiliz eczacı Helen Patricia Sharman, Soyuz’la uzaya çıktı. MIR’e konuk oldu. Kendi ücretini ödeyen ilk uzay yolcusu Amerikalı yatırım danışmanı Dennis Tito’ydu. Soyuz’la uçup, MIR’de sekiz gün geçirmek için 20 milyon dolar ödemişti. 2007’ye kadar dört kişi 20’şer milyon dolara uzayda 8-12 gün kaldı. Ardından fiyatlar 35 milyon dolara kadar yükseldi. Rusya, uzay araştırmacılarına yer açmak için 2010’da amatörlere yönelik uçuşlarını durdurdu. Uçuşlara 2013’te tekrar başlanması, üç kişilik uzay araçlarıyla yılda en az beş sefer yapılması planlanıyor. Başarıyla uçurulan ilk özel uzay gemisini ise Microsoft kurucularından Paul Allen ve Virgin’in kurucusu Richard Branson, ortak yatırımla inşa etti. SpaceShipOne, 2004’te tek pilotla ilk deneme uçuşunu yaptı.

Haberin Devamı

AHU AYSAL KERİMOĞLU

Bundan sonraki hedefim Ay’a yolculuk

Çocukluğumda gökyüzüne bakıp uzaya gitme hayalleri kurardım. Bir gün bu hayalimi gerçekleştirecek yeterince param olmasını dilerdim. Uçmak ve gökyüzü hep ilgi alanımdaydı. Daha önce Concorde ile sesin iki katı hızda uçmuştum. Uzay yolculuğu gündeme gelince alternatifleri araştırdım. Ben yalnız yolculuk yapmayı, bu deneyimi doyasıya yaşamayı tercih ederim. Çoğu firma 6-7 kişilik dolmuş uçuşlar yapıyor. Bu nedenle tek yolcu alan Lynx’i tercih ettim. Ücretini ödedim, şu ana kadar firmaya başvuran ilk kadın oldum. Üstelik üç torun sahibi olmam, XCOR’un da dikkatini çekti. Önceki hafta Amsterdam’da girdiğim ilk testte çok özen gösterdiler. Önce astronot adaylarının sağlık sınavından geçirildiği Destemona adlı cihaza girdim.
Zaten Türkiye’de yaptırdığım sağlık kontrollerinde sonuç beklediğimin ötesinde iyi çıkmıştı. Bu testte de çok zorlanmadım. Amerika’dan iki yolcu adayı daha vardı teste giren. Dokuz dakika boyunca birden fazla eksende topaç gibi dönen cihazda yerçekiminin dört katına kadar basınca maruz kaldım. Ertesi gün süpersonik Albatros jeti ile uçuşa çıktım. Yarım saat, vücudu zorlayacak çeşitli açılarda, hatta baş aşşağı uçtuk. Gelecek yıl Amerika’ya gideceğim. İkinci ve son eğitimde bir kargo uçağıyla yerçekimsiz ortama çıkacağım. Sonra kura çekilecek ve Lynx’le uçuş yapılacak. Uzaydan, atmosfer çizgisinin üç kilometre dışından dünyayı seyretmek müthiş bir olay, düşündükçe heyecanlanıyorum ve sürekli bu anı düşünüyorum. Bu arada yerçekimsiz ortamdaki her şeyi merak ediyorum. Uzayda seks, beslenme, hatta tuvalet ihtiyacı... Bir sonraki hedefim Ay’a yolculuk olacak...

ALİ ŞEN

Haberin Devamı

Keşke kapı açılsa, uzayda yürüyebilsek

Uzay seyahatini ilk duyduğum günden beri yola çıkmaya hazırım. Adrenalini severim. Daha önce köpekbalığı dalışı yaptım, ses duvarını aşan Concorde uçağına bindim. 60 metreye kadar dalıp batıklarda incelemelerde bulundum. Uzaya da ilgim var. Uzay seyahatiyle ilgili haberleri takip ediyordum. Uzay seyahatini yapacağımız aracın kalkması planlanan Venezuela’daki Curasao Adası’na önümüzdeki aylarda gidip keşif yapmayı planlıyorum. Bu yolculuk beni korkutmuyor, daha çok heyecan duyuyorum. Risk hayatın her alanında: Sokakta otomobil de çarpabilir. Ailem de bu yolculuğu onaylıyor. Henüz tarih belirlenmedi, kura çekilecek. İlk gitme gibi bir iddiam da yok. Bu nedenle ödemeyi yapmadım. Henüz eğitimlere de başlamadım. Yine de gideceğimi düşündükçe mutlu oluyorum. Dünyayı bir futbol topu gibi seyredeceğim. Benzersiz bir deneyim olacağına inanıyorum. Ayrıca astronot unvanına sahip olacağız. Onlar gibi giyineceğiz, onların yaşadıklarını anlayabileceğiz. Öğrendiğim kadarıyla biz uzaydayken kamerayla fotoğraflarımız çekilecek. Keşke imkan olsa kapı açılsa ve biz uzayda yürüsek. Günümüzde bu kolay değil ama bundan 20-30 yıl sonra uzay seyahatlerinin yaygınlaşacağına inanıyorum. Hafta sonu için uzaya tatile gidenler bile olur belki gelecekte. O zaman uzay yolculukları da ucuzlar.

Haberin Devamı

Uzayda seks mümkün ama daha önce yapıldığını sanmıyorum

Peki uzaya gitmek gerçekte nasıl bir tecrübe? Ay’a en genç ayak basan astronot unvanlı Charles Duke, uzayda geçirdiği 11 günü anlattı.

Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi NASA’nın, insanoğlunun uzay merakını ve araştırmalarını konu alan sergisi “NASA: A Human Adventure”, geçen ay İstanbul Bakırköy’deki Marmara Forum Alışveriş Merkezi’ndeki Expo Center’da açıldı. Açılışa Ay’a en genç ayak basan (36 yaşındayken) astronot unvanına sahip Charlie Duke da katıldı. 1972’de Ay’a inen uzay gemisi Apollo-16’nın kaptanı Charlie Duke bu yıl Ay yolculuğunun 40’ıncı yılını kutluyor. Duke, Ay’a giderken hissettiklerini şöyle anlatıyor: “Yolculuğumuz çok heyecan vericiydi. Dünyadan 400 bin kilometre uzaktaydık. Yeryüzünün tamamını görüyorduk. Kutuplardaki beyazlıklar, denizlerin o derin maviliği çok net görünüyordu. Dünyaya ya da Ay’a baktığınızda gördüğünüz muhteşem manzara, aklınızı başınızdan alıyor. Tarif edilmez duygular bunlar. Ay’ın o yalnızlığı çok enterasan. Biz de ilk başta çok yalnız hissettik. Ardından karşılaştığımız güzellik bize tedirginliğimizi unutturdu.” Orada nasıl beslendiklerini soruyorum: “Yemek lezzetliydi fakat hazırlaması zordu. Yanımıza kurutulmuş besinler almıştık, sıcak su eklemeniz gerekiyordu. Beş farklı unsurdan oluşan plastik torbalar hazırlanmıştı ve üzerinde neler olduğu yazıyordu. Çorba, et, tatlı gibi. Giderken ya da Ay’ın etrafında dönerken sıcak suyumuz vardı. Fakat yüzeye indiğimizde sıcak suyumuz yoktu. Yine de sürekli yememiz gerekiyordu çünkü hayatta kalmalıydık. Bu konuda çok büyük bir zorluk yaşamadık.”
Astronot kıyafetleriyle ilgili ise şunları söylüyor: “25 kilogramlık kıyafet giyiyorduk ve basınçla şiştiğinde giymesi oldukça zordu. Tabii hareket etmesi de. Fakat uzayda bu kıyafetler çok daha hafifti, hareket etmek de daha kolaydı. Dünyadaki eşyalarım ve aksesuvarlarımla 165, Ay’da 30 kilogramdım. Bu keyifli bir deneyim aslında. Birçok hareketi yapabiliyorduk fakat mesela yerden taş almak mümkün değildi. Çünkü kıyafetimiz buna el vermiyordu. Kollarımızı bükebiliyorduk fakat dizlerimizi bükemiyorduk. Yerden bir taş almak için başka araçlar kullanıyorduk.” Uzayda hasta olma ihtimaline karşı aldıkları önlemleri soruyorum: “Bizim sadece basit bir tıbbi yardım kitimiz vardı. İshal, bir yerinizin kırılması ya da kesilmesi gibi durumlar ciddi sorunlara yol açabilir. Uzayda seksin mümkün olup olmadığı da merak edilir. Duke bunun fiziksel olarak mümkün olduğunu söylüyor. Fakat yapıldığını zannetmediğini belirtiyor: “Elbette kadınlar ve erkekler bir arada uzaya gidebilir. Fakat uzaya bir görev için gidildi şimdiye kadar. Profesyonel çalışan astronotların bu nedenle seks yaptığını düşünmüyorum. Fakat uzay seyahatlerinde bu mümkün olabilir tabii. Neden olmasın?” Peki uzaylılara inanıyor mu? “Buna dair kesin bir kanıt yok. Benim kişisel fikrim, uzayda yaşam olmadığı yönünde. Fakat birçok astronot buna inanıyor” diyor.

Haberin Devamı

GURUR DUYUYORUM

Charles Duke, kafasını kaldırıp Ay’a her baktığında mutluluk hissettiğini söylüyor: “Gurur duyuyorum. Çünkü dünyada çok az kişi Ay’a ayak basabildi. Kendimi seçilmiş hissediyorum.”

FİZİKSEL HAZIRLIK YAPILMALI

Duke’un uzaya gideceklere önerileri şöyle: “Eğer turist olarak gidecekseniz mutlaka iyi bir fiziksel konumunuz olduğundan emin olmalısınız. Öte yandan ruhsal olarak da hazır olmanız gerekiyor çünkü bu sıra dışı bir deneyim.

SERGİ 22 ARALIK’A KADAR AÇIK

Marmara Forum Alışveriş Merkezi içerisinde yer alan Expo Center’daki “NASA: A Human Adventure” uzay sergisi 22 Aralık’a kadar gezilebilecek. Biletleri biletix’ten temin edebilirsiniz. Fiyatı öğrenciler için 20, yetişkinler için 25 TL.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!