A.Gücü ve yarınlar

Ankaragücü, son iki maçını deplasmanda oynadı, ikisinden de birer puan aldı. Bence ikisi de galibiyet kadar değerli.

Haberin Devamı

Galatasaray’a karşı, 2-0 geriye düşüp, hem de 10 kişi oynarken beraberliği kurtarmak hiç kolay değil. Antalyaspor mücadelesi ise sarı-lacivertliler için final gibiydi. Geride kalan sezonki maç dönüşünde yaşanan elim kaza sonucu hayatını kaybeden iki genç taraftarın anısına, bir kez daha kazanabilseler, hem çok önemli bir adım atmış olacaklar hem de camianın umutlarını daha da büyüteceklerdi ama olmadı. Şartları göz önünde tuttuğumuzda, beraberliğin de çok iyi sonuç olduğunu kabul etmeliyiz. En azından, rakipleri arasında yer alan Antalyaspor ile olan puan farkını korudular.
İki maçın ortak özelliği, A.Gücü’nün yenik duruma düştükten sonra, sonuca verdiği tepki ve isyanıydı. Sarı-lacivertliler, beraberlik gollerini, uzatma anlarında attı. Bu, mücadeleyi sonuna kadar inatla sürdürme, teslim olmama, oyuna asılma adına, kesinlikle övgüyü hak ediyor. Aynı zamanda, bundan sonraki süreçte, “Yenik duruma düştük ancak biz bunun altından kalkabilecek güce ve dirence sahibiz. Bunu, önceki maçlarda gösterdik, yeniden yapabiliriz” inancını takıma kazandırması ve bunu canlı tutması açısından çok kıymetli.

YÜREKLERDE AYNI HEYECAN

Alınan puanlar, belki sıralamayı fazla değiştirmedi ama çok daha fazlasını kazandırdı. Sahadaki; azim, hırs, özveri ve dayanışma, teknik ekip ile oyuncu grubu kadar, başkan ve yönetimin, özellikle de taraftarın moral motivasyonunu yükseltti. Herkesin, geleceğe ümitle bakmasını sağladı. Büyük çınarın etrafında toplanıp, omuz omuza, sırt sırta verme duygusunu pekiştirdi. Ankaragücü, geçmişte yaşadığı benzer zorlukları, birlik ve beraberlik içinde hareket ederek aşmıştı. Yürekler, kulübün ayakta kalması için bir kaz daha aynı heyecanı taşıyor.
Devrenin son haftasında oynanacak Denizlispor karşılaşması, çok kritik ve mutlak kazanılmalı. Çünkü, alınacak üç puan ikinci yarı öncesinde, tüm camia için can suyu gibi olur. Ancak, asıl konu devre arasında transfer tahtasının açılıp açılmayacağı. Kaynak bulmak için yönetim büyük bir çaba harcıyor. Antalyaspor maçı kadrosunun yedek listesinde 6 genç isim vardı. Bu tablo, Ankaragücü’nün içinde bulunduğu durumun zorluğunu net şekilde ortaya koyuyor. Elbette, gençler için bu bir şans. Onlar bu şansı iyi değerlendirmek zorunda ve kendilerini bir anlamda parçalamalı. Ancak, oyuna müdahale ve hamle anlamında, teknik ekibin eli zayıf kalıyor. Kadronun acilen güçlendirilmesi gerek. Teknik Direktör Mustafa Kaplan’ın elinde, çok düşük maliyetle gelip, önemli katkılar verecek isim listesi mutlaka mevcuttur.

TARİHİ SORUMLULUK DÜŞÜYOR

Ankara’nın en önemli marka değerlerinden biri Ankaragücü’dür ve bu kulübün ruhunda, imalat-ı harbiyenin izleri, o günün koşullarının hatıraları var. Çetin yolları aşıp, layık olduğu yere dönen Ankaragücü, Süper Ligde kalıcı olmalı, bu kulvarın heyecanını her zaman yaşamalı ve yaşatmalı. Bu konuda, Ankaragücü yönetimi kadar, başta kulübün adını aldığı MKE olmak üzere, Ankara’nın siyasilerine, bürokratlarına, sivil toplum kuruluşlarına, Ankara’yı sevenlere, taraftarlara tarihi bir sorumluluk düşüyor. Ekonomik anlamda sağlanacak destek kadar, ortaya atılacak fikirler de önemli. Ankaragücü’nün güzel ve umutlu günleri görmesi bu birlikteliğin sağlanması ile mümkün olacaktır.

Yazarın Tüm Yazıları