Van'daki kayıp 88 eserin hikâyesi

Önceki gün bu köşede Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın sitesindeki Van Müzesi’nden Kaybolan 88 Eser başlıklı listeye değinmiştik. Bu listenin ne anlama geldiğini sorgulamış, bu konudaki konuşmaları köşeye taşımıştık.

Haberin Devamı

‘Kayıp eser’in ne demek olduğu, bu eserlerin çalınıp çalınmadıkları merak konusu oldu. Bu konuyla ilgili olarak dün Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan ses geldi. Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Gökhan Yazgı, kayıp eserlerle ilgili yaptıkları çalışmayı paylaştı. Şöyle ki; bu çalışma, bir süre önce başlayan bir takip mekanizması. Çalışmayla bu eserler çalındı mı, başka bir müzede mi, yoksa depolarda mı sorularına yanıt aranıyor. Bir çeşit belgeleme ve envanter çalışması. Üstelik tüm müzeleri kapsıyor. Projenin adı MUES (Müze Envanter Sistemi). Bu ve bunun gibi taramalar, ulusal bilgi ağını oluşturacak. Ama daha yolu var.

Konumuza dönersek... Tarihi eserlerle ilgili kayıp-kaçak, daha çok bir müzenin taşınması veya yangın ve deprem gibi afetlerden sonra sık görülüyor. Van’da da hem müze taşınmış hem de deprem olmuş. Büyük müzeler hariç özellikle taşra kentlerinde denetim ve belgeme çalışmaları geçmişte yeterince yapılmadığı için kayıp ve çalıntı da söz konusu olabiliyor. İşte Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bu çalışması, Van’daki 88 eserin akıbetini ortaya çıkaracak. Çalındıysa sorumluları ortaya çıkarılmaya çalışılacak.

Haberin Devamı

Bunu mesele yapıp gündeme getiren siyasetçileri de takibi için liste yapan ve peşine düşen bürokratları da desteklemek gerekir. Biz de peşini bırakmayacağız.

KIYISINDA DURANLAR...

Milletvekillerinin il teşkilatlarıyla yaptığı “nabız yoklama, seçime hazırlanma, tabanı dinamik tutma” çalışmalarında ilginç saptamalar ortaya konuluyor. Bilimsel anketlerde “kararsızlar, gri alan, seçim sonuçlarını belirleyecek kitle” olarak adlandırılan seçmenin, kendi ruh halini bunların dışında tanımladığını öğrendik, ‘kıyısında duranlar...’ Meclis kulislerinde, tabanda çalışmalarını anlatan AK Parti yöneticileri, bir seçmenin kendisine, “Partinin kıyısında duruyorum, ya içeri gireceğim ya da gideceğim” dediğini aktardı. İşte bu, kıyıda duran seçmen, tüm partilerin odak noktası. AK Partililer bunları tekrar kapıdan içeri sokmaya, muhalefet partileri ise kendi kapılarından geçirmeye uğraşıyor. Bu “arafta duran” kitlenin kime gönül vereceği, seçim sonuçlarını belirleyecek.

Haberin Devamı

Siyasi kulislerde, Millet İttifakı’yla Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda işbirliği yapan ancak, kendi milletvekili listesini yapmaya hazırlanan DEVA Partisi’nin bu kitleyi kendisine çekme konusunda daha avantajlı olduğu yorumları yapılıyor. Yüzde 1-2’lik oy farkının önemli olacağı bir seçimden söz ediyoruz. O nedenle, yurtdışı seçmen ve görme engelli seçmene yönelik çalışmalar yapılıyor.

Başkentte seçim sonuçları konusunda anketlerle “durum saptaması” yapılırken, taşrada yerel dille anlatılan ruh hali, aynı bilimsel gerçeği ortaya koyuyor.

Yazarın Tüm Yazıları