İşte medyanın yeni testosteron kralı

Biliyorum bu pazar günü, “memleketin bunca sorunu varken” lobisinden yine epey dayak yiyeceğim...

Haberin Devamı

Ne yapayım, dayanamıyorum... Bir de böyle dayaklara şerbetliyim.

Bugün pazar, kasveti atıp eğlenceli bir konuya gireceğim.

*

Geçen hafta itibarıyla “Türkiye’nin testosteronu en yüksek medya mensubu” tahtı beden değiştirdi. Geçen haftaya kadar en yüksek testosteronlu erkek medya mensubu bendim. Dr. Osman Müftüoğlu nezaretinde ölçülmüş testosteronum 623’tü...

Hatta Fenerbahçe benim için 623 numaralı bir de forma yaptırmıştı.

*

Sahip olduğum “E.T.” unvanım, yani “En yüksek Testosteron” tacım, geçen hafta itibarıyla elimden alındı.

Üstelik de bir magazinci tarafından alındı.

*

Her şey Gecce.com adlı internet sitesinin sahibi Kenan Erçetingöz’ün bir paylaşımı ile başladı.

Testosteronunun 730 olduğunu açıkladı.

Yani benimkinden 107 puan yüksekti...

*

Önce inanmadım...

Haberin Devamı

Ama resmen tahlil raporlarını yayınladı...

O nedenle bugünden itibaren Türk medyasının “E.T” kralı, yani “Taçsız Testosteron Kralı” Kenan Erçetingöz’dür...

İşte medyanın yeni testosteron kralı

*

Tek tesellim, İzmirli olarak tacımı yine bir İzmirliye devrediyorum...

Emanet emin başlarda...

İşte medyanın yeni testosteron kralı

İZMİRLİ YENİ KRAL KİMDİR

Kenan Erçetingöz, 1962 yılında İzmir’de yoksul bir ailenin dördüncü çocuğu olarak doğdu.

Gazetecilik hayatına İzmir’de Yeni Asır gazetesinde gece bekçisi olarak başladı.

Sonra gece muhabirliğine geçti.

Sabah gazetesi kurulduktan sonra, Zafer Mutlu’nun isteği ile İstanbul’a giderek, magazin muhabiri oldu.

Aynı gazetede magazin müdürlüğüne getirildi ve orada efsane “Şamdan” ekibini kurdu.

Türk televizyonlarına ilk ‘laptop’u çıkaran gazeteci olarak biliniyor.

O nedenle “Laptoplu adam” lakabı takıldı.

Erçetingöz daha sonra Türkiye’nin ilk magazin sitelerinden olan Gecce.com’u kurdu.

“E.T” tacına sahip yeni arkadaşımızı kutlar, başarılar dilerim.

İşte medyanın yeni testosteron kralı

Haberin Devamı

ROCK’ÇILAR CAZCILARDAN ÇOK DAHA İYİ Mİ SEVİŞİR

Kenan Erçetingöz’ün “Yeni Testosteron Kralı” unvanını benden aldığı hafta tesadüfen geçen ay Türkçesi yayınlanan “Erkekler Hayvan mıdır?” adlı kitabı okuyordum.

Kitap, 2018 yılında Newsweek dergisinin kapak konusu yaptığı bir araştırma ile başlıyordu.

*

Araştırmanın bilimsel adı şu:

“Tükürük testosteron yoğunluğu ile sofistike müzik tercihi arasındaki olumsuz ilişki...”

Newsweek dergisi araştırmanın vardığı sonucu şöyle özetlemişti:

“Caz müziği seven erkekler, rock seven erkeklerden daha az testosterona sahipler...”

*

Malum, “Y.T” yani yüksek testosteron bazı erkekler için erkeklik ölçüsü...

“E.T” yani en yüksek testosteron ise bir anlamda “rakipsizlik”...

Haberin Devamı

Şimdi bu araştırmaya bakıp şunu söyleyebilir miyiz?

“Rock’çılar, cazcılardan daha iyi sevişirler...”

Mesela bizim Kanat Atkaya, medyanın en baba rock’çılarından biridir...

Yani o...

Neyse, medyanın ünlü cazcılarından herhangi birinin adını verip bir haksızlığa ve gereksiz polemiğe yol açmayayım...

OSMAN HOCAYA GÖRE ROCK’ÇILAR MI CAZCILAR MI

Prof. Osman Müftüoğlu bir araştırmanın sonucunu açıkladı: Müzikte testosteron oranı en düşük grup Beatles çıkmış.

En yüksek sanatçı ise Frank Sinatra...

Oysa Beatles için rock grubu, Sinatra için de cazcı diyebiliriz.

Yani cazcıların da içi rahat olsun. Ama tabii Rollings Stones’un Mick Jagger ve Keith Richards gibi “E.T.” kategorisindeki iki azgın tekesini de aklınızdan çıkarmayın.

Haberin Devamı

TÜRK MEDYASININ DEŞİFRE OLMAMIŞ TOP 16 ‘Y.T.’Sİ

Türk medyasında ben ve Kenan Erçetingöz’den başka testosteron ölçüsünü açıklayan gazeteci yok.

Peki deşifre olmamış “Yüksek Testosteron”lu medya mensupları kimler olabilir?

Yaptığım araştırma ve aldığım tüyolar sonucu, şöyle gayriresmi bir liste çıktı ortaya.

*

- Emin Çölaşan

- İsmet Berkan

- Osman Müftüoğlu

- Mehmet Yılmaz

- Güneri Cıvaoğlu

İşte medyanın yeni testosteron kralı

- Hasan Cemal

- Ahmet Hakan

- Fatih Altaylı

- Kanat Atkaya

- Rasim Ozan Kütahyalı

- Erman Toroğlu

- Oray Eğin

- Rıfat Ababay

- Cüneyt Özdemir

İşte medyanın yeni testosteron kralı

- Akif Beki

- Zafer Mutlu

İşte medyanın yeni testosteron kralı

ERKEKLER İNSAN MI YOKSA HAYVAN MI

ABD’nin önde gelen üniversitelerinden Brown’ın antropoloji profesörü Matthew Gutmann, “Erkekler hayvandır” diyor ama, “ama”sı var:

Haberin Devamı

“Bu gerçekten ne anlama gelir?”

Bu konuda 326 sayfalık bir kitap yazmış...

“Hayvan bir erkek” olarak büyük dikkatle okumaya çalıştım.

Ancak öylesine dolambaçlı bir anlatımı var ve cümleleri o kadar uzun ki...

Kitabı Türkçeye çeviren Ahmet Haluk Evrim de haklı olarak çok zorlanmış.

Ben şahsen anlamakta epey zorluk çektim.

Neticede kitabı bitirdiğimde, erkek olarak bir hayvan olup olmadığıma karar veremedim.

Acaba bu benim bir “hayvan zekâsına sahip olduğum” anlamına mı geliyor?

Yoksa kitabın yazılışında ve anlatımında gerçekten bir arıza mı var...

*

İşte medyanın yeni testosteron kralı

Matthew Gutmann: “Erkekler Hayvan mıdır?”, Çev: Ahmet Haluk Evrim, Beyaz Baykuş Yayınları, Eylül 2021

ERKEK YABAN ÖRDEKLERİNİN YÜZDE KAÇI TECAVÜZCÜ

“Erkekler Hayvan mıdır?” kitabından öğrendim.

Yaban ördeklerinin erkekleri toplu tecavüzcüymüş.

Erkek yaban ördeklerinin çiftleşmelerinin yüzde 40’ı “zorla çiftleşme” yani bir nevi tecavüz şeklinde olurmuş.

Şimdi bu zorla çiftleşme işine bakınca ve yanına erkek tecavüz istatistiklerini koyunca kafam karışıyor.

Acaba gerçekten hayvan mıyız?

Gutmann neticede erkeğin saldırganlık gibi davranışlarının biyolojik değil, kültürel bir mesele olduğunu söylüyor.

İçim rahatladı.

Hayvansam bile kendimi eğitebilir, bir kadın kadar insanlaşabilirim.

İşte medyanın yeni testosteron kralı

DÜŞÜK T’NİN YÜKSELİŞİ HANGİ YILLAR ZİRVE YAPTI

Kitabın en kolay anlaşılabilen bölümü “Erkeklik Bilimi” başlıklı ikinci bölüm.

Orada “Düşük T’nin yükselişi” diye bir bölüm var.

Testosteron dediğimiz şey meğer 1905 yılında icat edilmiş. Daha önce bilinmiyormuş. Sonra erkekte, özellikle 1990’ların sonunda “T düşüklüğü” diye bir dönem gelmiş.

Bu da 2010’larda zirve yapmış ama sonra birtakım takviye buluşlarla yükselişe geçmiş. Ha testosteron düşüklüğünü nasıl anlarsınız derseniz, cevabı şu:

Düşük cinsel dürtü, daha az enerji, daha çok yorgunluk ve orta derecede ereksiyon.

İşte medyanın yeni testosteron kralı

ZAMANIN RUHU
SİZCE BU ‘37’NCİ’ EMOJİ HANGİ DUYGUYU ANLATIR

Amerika Birleşik Devletleri’nde “Unicode Consortium” adlı bir kuruluş var.

Dijital metinler için standartları belirliyor.

Bu kuruluş her yıl küresel düzeyde kullanılan yeni emoji’leri de belirliyor.

Bu yıl 37 yeni emoji belirlendi.

Bunlar arasında en dikkatimi çeken aşağı doğru akan bir yüz emoji’si oldu.

Hani şu bildiğimiz gülen ve üzülen yuvarlak yüz emoji’si var ya, işte onun alt tarafı adeta eriyor.

Yeni 37 emoji’den en çok tutulanı bu olmuş.

Ancak emoji’nin anlamı üzerinde ortak bir görüş yok.

Yüzdeki ifade şu.

Ne gülüyor ne de ağlıyor.

Bazılarına göre bu COVID-19’un ruhumuzda yarattığı yeni bir ifade.

Bazılarına göre ise kıyamete gidişin alameti.

Emoji’ye baktım, baktım, ama doğrusu bunu nerede ve ne için kullanacağıma karar veremedim.

İşte medyanın yeni testosteron kralı

EN ÇOK KULLANILAN EMOJİ’LER HANGİLERİ

Emoji ilk defa 1999 yılında Shigetaka Kurita isimli 25 yaşında bir Japon sanatçı tarafından yaratıldı.

İlk emoji lego bir kırmızı kalp şeklindeydi.

Bunu da Japon çizgi roman kültürünün en önemli unsuru olan “Manga”dan esinlenerek yapmıştı.

O günlerde bir Japon cep telefonu şirketinin bulduğu 250 harflik bir haberleşme sisteminde kelimeleri kısaltmak için bulmuştu.

*

“Emoji” kelimesi ise, eski Çin yazısından gelen Japonca ile “e” (resim), “mo” (yazı) ve “ji” (harf) kelimelerinden oluşuyordu. İlk emoji seti 176 şekilden oluşuyordu.

*

Bu işaretler 2010 yılından itibaren küresel alanda kullanılmaya başlandı ve küresel bir dil oluştu.

Bugün emoji setinde 2789 işaret var.

En çok kullanılan emoji’ler ise gülen ve üzülen yüz şekilleri.

Tabii bir de kırmızı kalp...

Yazarın Tüm Yazıları