TABLO FİYATLARI-2

Geçenlerde, Armoni Sanat Galerisi’nde otururken epeydir görmediğim bir dostum beni ziyaret etti.

Haberin Devamı

Hoş beşten sonra laf dönüp dolaşıp güncel sanat olaylarına geldi. Sanat galerilerindeki sergilerden, sergi açan sanatçılardan söz edip, artık sanat piyasasının eskisi gibi olmadığından, o zamanlar her sergiden birkaç tablo satıldığı halde, şimdi ise çok az satışın olduğunu, hatta zaman zaman galerilerin hiç satış yapmadan sergiyi kapattıkları anlar olduğundan söz ettik. Elbette sanatçı olarak bu durgunluk biz sanatçıları üzüyor. Zira eskiden sanat ortamı bu kadar durağan değildi. Sergi açan sanatçı arkadaşlarımız, hepsini olmasa da birkaç tanesini satardı. Sergide satışın olması da en azından serginin masraflarını karşılamaya yeterdi.

HİÇ KİMSE MEMNUN DEĞİL

Neyse, eski günlere fazla dalmadan, günümüze gelecek olursak, bakıyorum şimdiki durumdan hiç kimse memnun değil. Herkes şikayetçi. Üçlü sacayağının hiç bir ayağı şimdiki durumu beğenmiyor. Ne ressamlar, ne galericiler, ne de halk, ortamdan mutlu değil. Zaten halkın büyük bölümü sanat olaylarıyla olan ilişkierini çoktan bitirmiş. Belki bu bazılarına abartılı gelebilir ama şu anda durum çoğulukla böyle gözüküyor. Bana göre, durgunluğun en önemli nedenlerinden biri, resim fiyatları. Bazı sanatçı dostlar kızacaklar ama görünen gerçek bu. Tablo fiyatları almış başını gidiyor. Eskiden resim alabilen orta sınıf ancak seyretmekle yetiniyor. Fiyatlar gelir düzeyinin çok üzerinde seyrediyor, bence buna bir çare bulmak gerekiyor ki, alanda satanda memnun olsun. Ülkemizde gelir ortalaması kişi başı gelir olarak düşünürsek, çok genel açıdan 1.500-2.000 TL arası olduğunu düşünebiliriz.

Haberin Devamı

AKLINA BİLE GELMİYOR

Vatandaş bundan elzem olan giderleri çıkardığında, geriye birşey kalmıyor. Dolayısıyla duvarına tablo asmak aklına bile gelmiyor. Eğer sanatçı dostlar yukarıda sözünü ettiğim hususları dikkata alıp eserlerini ona göre fiyatlandırırsa bence durgun ortam bir nebze hareketlenir kanısındayım. Elbette daha başka yollar da vardır ancak bu benim düşüncelerim. Zaten resim alanlar da aldıkları eserin, ilerde satmak istediklerinde para edip etmediğine bakmaktadırlar. Dolayısıyla duvarlarımıza astığımız sanat eserleri artık başka bir hüviyete bürünmüşlerdir. Yani yatırım aracı olmuşlardır. Böyle bir ortamda yapılması gereken, sergi açmadan önce, sergi açılacak galeri yöneticilerinin de fikrini aldıktan sonra fiyatları oluşturup, eserleri ona göre sergilemektir. Böylece eserlerin satılma şansı çok olacağından daha fazla kitlelere dağılacak ve değerlenecektir. Bir sanatçı ne kadar çok evin duvarlarında asılı olursa geleceği o kadar parlak olacaktır ki bence önemli olan budur.
Tekrar söylüyorum, bunlar benim düşüncelerim ayrıca, tek yol değil, başka altarnatifler de olabilir. Elbette onlar da önemlidir. Benim amacım acaba bir orta yol oluşturulabilir mi? Diye düşünüp çözüme ulaşabilir miyiz, anlatmak istediğim bu...

Yazarın Tüm Yazıları