Küçük hesaplar büyük kayıplar

MEKAN, Türkiye’nin en büyük sahnesinin yer aldığı, Ankaralılar’ın önemli sanatsal aktiviteleri izleyebildikleri bir gösteri ve kongre merkezi.

Sahibi Çankaya Belediyesi. Mühürlendi. Mühürleyen Çankaya Belediyesi zabıta ekipleri. İşte size, "Pes vallahi" dedirtecek bir olay. Geçtiğimiz haftanın gündeminde Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’la Çankaya Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz arasındaki söz düellosu vardı. Eryılmaz, Birleşmiş Ressamlar ve Heykeltıraşlar Derneği’nin belediyeye ait Çağdaş Sanatlar Merkezi’ndeki sergisini, bakanlıkla işbirliği yaptıkları gerekçesiyle iptal etmiş, bunun üzerine de Bakan Günay ve Başkan arasında hayli sert bir atışma yaşanmıştı. Bizim yazacağımız konu ise Çankaya Belediyesi’ne ait, sanatla sürekli iç içe olan bir başka mekan.

KENDİNİ MÜHÜRLEDİ

Çankaya Belediyesi ile mal sahibi olduğu Anadolu Gösteri ve Kongre Merkezi işletmecileri arasında ilginç olaylar yaşanıyor. Belediye, yap, işlet, devret modeli ile yaptırdığı, Türkiye’nin en büyük sahnesine sahip, yaklaşık üç bin kişi kapasiteli bu mekanı yeni yılla birlikte, önce dört günlüğüne, sonra da süresiz olarak mühürledi. Ankaralıların görkemli sahne yapıtları, konserler, moda gösterileri gibi benzer etkinliklerle buluşabildikleri ender yerlerden olan bu mekanın mühürlenmesiyle ilgili ortada çeşitli iddialar dolaşıyor.

İPLER KOPTU

Bunlardan birisi, Eryılmaz’ın merkezi 2 Mart’ta Rize’nin kurtuluşu gecesi için Rizeliler Derneği adına işletmecilerden istemesi. Ancak işletmecilerin 2 Mart’ta BKM ile Şebnem Ferah konseri için anlaştıklarını söylemesiyle birlikte ipler kopmuş. Bunun üzerine de yılbaşı çöpünün yanlış yere döküldüğü ve ruhsatta eksiklikler olduğu gerekçesiyle, mekan mühürlenmiş.

BAŞKAN YALANLIYOR

Telefonla görüştüğüm Çankaya Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz, bu iddiaları net bir şekilde yalanlıyor. Mekanın işletmecilerinin küşat için gerekli evrakları tamamlamadıklarını, bu nedenle de verdikleri geçici ruhsatı iptal ettiklerini ve yaklaşık 1,5 yıldır hizmet veren mekanı mühürlediklerini söylüyor. Eryılmaz, "Böyle bir iddianın doğru olması mümkün değil. Zaten sözleşmemizde salonu her ay 15 gün kullanma hakkımız var. Eksiklerini giderene kadar da mekanı mühürledik. Çöpü yanlış yere döktükleri için değil, küşatla ilgili eksikleri olduğu için kapattık. Sadece daha önceden anlaşması yapıldığından Cem Yılmaz’ın iki gösterisi için izin verdik. Şu anda salon mühürlüdür" diyor.

BU NASIL MÜHÜR?

Başkan Eryılmaz "Salon mühürlü" diyor, ama durum hiç de öyle değil. Başkanla telefonda görüşmemin ertesi günü, Anadolu Gösteri ve Kongre Merkezi’nde bir aktivite vardı. Üstelik Şubat ayında yapılacak konserlerin programı da merkezin internet sitesinden duyuruluyor. Eryılmaz’a, "Efendim, mühürlü dediğiniz yerde Şubat ayında Hepsi grubunun konseri olacak. Anlaşması yapılmış" dediğimde ise bana cevabı, "Hepsine bakarız" oldu.

ADI BİLE MUALLAKTA

Çankaya Belediyesi’nin yaptırdığı bu gösteri ve kongre merkezinin adı bile hala muallakta. İlk açıldığında Anatolian Showland olarak hizmete girmişti. Ancak mekanın işletmecileri şu an Anadolu Gösteri ve Kongre Merkezi olarak kullanılıyorlar. Başkan Muzaffer Eryılmaz ise "Hayır, o yerin adı Çankaya Gösteri ve Kongre Merkezi" diyor.

ÇOK YAZIK

Milyonlarca dolarlık
yatırım, Türkiye’nin en büyük sahnesi, Başkentliler’in en önemli sanatsal aktiviteleri izledikleri bir mekan. Sahibi Çankaya Belediyesi. Kendi mekanını mühürlediğini söyleyen bir belediye başkanı. Buna rağmen hala açık olan bir yer. Mühürlenme gerekçesiyle ilgili çeşitli spekülasyonlar. Ortalıkta dolaşan çirkin iddialar.

Umarım bütün bu sorunlar kısa süre içinde çözülür ve bu önemli mekan, Ankaralı sanatseverler için yeniden tüm fonksiyonlarıyla işlevsel bir hale gelir.

Beterin beteri vardır

SON günlerde ünlü çiftlerin birbirlerini aldatmasıyla ilgili haberler artık sıradanlaşmaya başladı. "Aldatıldınız mı, kaç kere, nerede, nasıl?" tarzında sorular artık televizyon programlarında konuklara sıkça soruluyor. Bunun en son örneğini de, NTV’de yayınlanan Haydi Gel Bizimle Ol programında gördük. Programın sunucularından gazeteci Çiğdem Anat’la Tamer Karadağlı arasında ilginç bir diyalog yaşandı. Karşılıklı soruların sonucunda her ikisi de daha önce aldatıldıklarını açık bir şekilde itiraf ettiler.

Benim burada anlatacağım konu da bir aldatma hikayesi. Ama diğerlerinden bir hayli farklı. Olayın kahramanlarının isimleri bende saklı. Ama Başkent sosyetesinde dilden dile dolaşıyor. Kahramanlarımız Ankara sosyetesinin ünlü çiftlerinden birisi. Adam aynı zamanda çok geniş bir çevresi olan başarılı bir işadamı. Çift bir süre önce boşandı. Boşanma gerekçeleri sıradan; adamın karısını aldatması. Ama aldatma şekli farklı. Eşini, karşı cinsten birisiyle değil, kendi cinsinden birisiyle aldatmış. Üstelik kadın bunu gözleriyle görmüş. Yani, kendi yataklarında kocasını bir başka erkekle birlikteyken basmış. Duyduğumda ben de şok oldum. Eşi tarafından aldatılanlara söylüyorum, "Beterin beteri vardır".
Yazarın Tüm Yazıları