Kaçın, Sevgililer Günü geliyor

Birkaç yıl önce bir Sevgililer Günü’nde Prag’daydım. Dünyanın en romantik şehri filan diye geçer ya, tek kırmızı kalpli süsü bir alışveriş merkezinde görmüş ve Sevgililer Günü’ne romantik şehirlerin hiç de bu kadar kırmızı bir anlam yüklemediğini öğrenmiştim

Haberin Devamı

Oldum olası dayatma özel gün kutlamalarından rahatsız olurum. Belki annesini çok küçük yaşta kaybeden annemin bir Anneler Günü’nde, “Ben hiç annemin anneler gününü kutlayamadım” demesinden kaynaklıdır bilmiyorum ama ben Anneler Günü’nde annesi, Babalar Günü’nde babası, Sevgililer Günü’nde de sevgilisi olmayanı düşünürüm...
Birkaç yıl önce bir Sevgililer Günü’nde Prag’daydım. Dünyanın en romantik şehri filan diye geçer ya, tek kırmızı kalpli süsü bir alışveriş merkezinin giriş kapısında görmüş, hayretler içinde kalmış ve Sevgililer Günü’ne romantik şehirlerin hiç de bu kadar kırmızı bir anlam yüklemediğini öğrenmiştim.
Türkiye’deyse değil boğayı normal bir insanı bile çileden çıkaracak kadar kırmızı her şey!
Kalpler, güller, süsler, hediyeler, organizasyonlar, kırmızı konseptli partiler...
Şirketlerden yüzlerce mail geldi. Her biri Sevgililer Günü’ne özel ürününü, partisini, o güne özel konserleri anlatıp bilgilendiriyor. “Aşkınızı bilmem ne marka mücevherle ifade edin” diyen de var; bir ‘bilmiş kuş’ icat edip, sevgilinize ne alacağınızı ona sorun diyen de... Her birinin önünde, ‘İddialı ve zarif aşklar için’, ‘Aşkınızı sonsuzluğa taşımak için’ gibi zorlama basmakalıp cümlelerle...
Bakmayın siz benim Sevgililer Günü sevgisizliğime, çok insan önemsiyor bu günü.
Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül de bunu bildiği için tıpkı yılbaşı gecesi olduğu gibi yine göz kamaştırıcı bir organizasyon hazırlatmış. Aşk şarkıları çalacak DJ’lerden tutun da ‘En İyi İlan-ı Aşk’ yarışmasına kadar türlü türlü aktivite gerçekleşecek Nişantaşı’nda. 
Sarıgül, Sevgililer Günü yalnızlarını da unutmamış, bir dilek ağacı kurdurtuyormuş caddeye. Sevgilisi olmayanlar da buraya ‘Sevgililer Günü’ dileğini yazacakmış. Hah, bana bunlarla gelin işte...

Haberin Devamı

AMAN YAZDIKLARINIZA ÇOK DİKKAT EDİN

İyi de oraya en samimi duygularla yazılacak bu dilekler ne olacak sonra, neticede bu dilek ağacı, dilek çeşmesi değil, kalkacak ertesi gün oradan...
E, kim okuyacak o dilekleri sonra? Ya da biri okumadan imha mı edilecek? Ve pek tabii, gönlüne göre bir sevgili dileyenin dileği gerçek olacak mı?
Başkan Sarıgül’e sordum. Meğer tek tek okuyacakmış o dilekleri. Hatta sevginin, barışın, iyiliklerin temsili olsun diye de kısa süre sonra kitap olarak bastıracakmış. O yüzden uyarayım, yazdıklarınıza dikkat edin. Tamam Sevgililer Günü’nü sevmiyorum ama bu eğlenceyi de sevmiyorum anlamına gelmez, tabii ki o ağaçta benim de bir dileğim olacak.


 

Yazarın Tüm Yazıları