Doping!

SÜPER Lig'de sezona ‘‘elveda’’ derken, gerçeği artık rahatlıkla açıklayabilirim: ‘‘Fenerbahçe doping yaptı.. Hem de en başından, sahasındaki son maçının bitimine dek!’’

Ancak bu doping, yakalanabilir türden değil.. Hiçbir doping araştırma merkezi, alınacak numunelerden sonuç çıkaramaz.. Çünkü bu, ekstradan enerji verici şey, Fenerbahçeli futbolcuların vücutlarına doğal şekilde enjekte ediliyor. İlacın formülü ise basit: ‘‘Taraftarın, yani onikinci adamın olağanüstü katkısı.. Tartışılamayacak gücü!’’ Bu muhteşem taraftar olmasaydı, Fenerbahçe bu sezon üçüncü yıldızı formasına kesinlikle takamazdı.

Yıllardır Şükrü Saraçoğlu Stadı'na gider gelirim.. ‘‘Berberimin dostu’’ diye nitelendiririm bu yeri.. Sinekkaydı traşla girdiğim stattan, sakallarım ‘‘perdah’’ yapılacak bir halde ayrılırım çoğunlukla.. Taraftarının kulübüne inanılmaz sevgisi beni duygulandırır, ürpertir, bambaşka dünyalara götürür.. O manzarayı anlatmam olanaksız.. Gelecek, görecek, yaşayacaksın..Yaşamayan bilemez, anlayamaz..

Aklınızdan çıkarmayın

Bugünler, sevginin doruğa çıktığı anlar.. Herşey güzel, herkes mutlu.. Ama, sarı lacivertli futbolcu, teknik adam ve yöneticilerin akıllarından çıkarmaması gereken şeyler de var:

Bu taraftara borcu, sadece şampiyon olmakla ödeyemezsiniz. ‘‘Şampiyon olduk’’ diye gerçekleri unutup devekuşu gibi başınızı kuma gömmemeli, balayı günlerinin çabuk geçtiğini unutmamalısınız..

Transferi akılcı yapıp eksik yerleri takviye etmeli, paraları sokağa saçıp yeniden ‘‘düş kırıklığı’’ yaratmamalısınız.

Üç yıl önce Şampiyonlar Ligi'nde 6 maçta tek puan bile alamamanın lekesini, bu kez en azından gruptan çıkarak mutlaka temizlemelisiniz.

Tanımlama

Çok yoğun duyguların yaşandığı böylesine ‘‘özel’’ bir günde, Malatyaspor karşısında sergilenen oyundan olumlu bahsetmek, ne yazık ki olanaksız..

Fenerbahçe'nin işe ‘‘olmuş- bitmiş’’ gözüyle bakması, öncesinde şampiyonluk kupasını kaldırdığı ve tur attığı bu maça hafta içinde daha sıkı hazırlanması gerekirdi.. İlyas ile Atilla'nın erken golleri, sarı lacivertli taraftarların sevincini kursağında bıraktı. Mkalele, Mithat ve İlyas enfes futbollarıyla orta sahayı tekellerine alırken, ileride Atilla Fenerbahçe defansını tek başına ‘‘darmadağın’’ etti. Bu ciddiyetsizlik, Fenerbahçe'ye hiç mi hiç yakışmadı. Kimsenin, bu kadar anlamlı bir geceyi berbat etmeye hakkı olamaz, olmamalı..

Yazının sonunda, gecikmiş bir borcumuzu da yerine getirelim isterseniz..

Kaleciden forvete kadar her yerde oynayan, maç boyunca çırpınan, susmayan, susturulamayan, takımını şampiyonluğa taşıyan Fenerbahçe taraftarı..

Size övgüler yağdırmak, benim çapımı aşar.. İyisi mi, tanımlamayı Shakespeare yapsın:

‘‘Amaç, sevgi uğruna ölmek değil, uğrunda ölecek sevgi bulmaktır!’’
Yazarın Tüm Yazıları