Çuvaldızı batıralım

LİGİN önemli derbisi! İki ezeli rakip karşı karşıya. Şampiyonluk yarışını ilgilendiren kritik maç. Ve evsahibi takım taraftarları VIP Tribünü'ndeki rakip kulübün yöneticilerine saldırıyor. Ardından da bir arbede.

Aklınıza hemen Galatasaray-Fenerbahçe derbisi gelmesin. Bu olay İstanbul'da yaşanmadı. Sözünü ettiğim Yunanistan Ligi'nde, Olympiakos ile AEK arasındaki derbi niteliğindeki maç. Saldırıya uğrayan AEK yöneticileri ile başkanı Yiannis Granitsas. Devre arasında yaşanan bu saldırı sonrası Granitsas takımının 2-1'lik galibiyetinin sevincini yaşayamadan tribünden ayrıldı.

Bizdeki gibi

Yunanistan'da da ezeli rakipler arasındaki gerilimli bazı maçlara konuk takımın seyircisi alınmıyor. Onlarda da Olympiakos-AEK maçıyla holiganizme karşı videolu kontroller yapılmaya başlandı. Yani bizdekinin bir benzeri. Ancak yargıya giden son olay sonrası Yunanistan Spor Bakanı George Lianis çıktı, ‘‘Bu olaylar artık son olsun. Bunun için çözüm bulmalıyız. Ancak bu çözüm konuk takım yöneticilerinin de VIP'te maç izlemelerini yasaklamak değil’’ dedi.

Şimdi dönelim G.Saray-F.Bahçe derbisine. Neden, nasıl çıktı, netleşemeyen bir kavga. Sonuçta yara alan kişiler, camialar, Türk futbolu, ezeli rekabet.

Ya başkentteki G.Birliği-A.Gücü derbisine ne demeli? Küfür bir yana, bir başkan çıkıyor, tribünlere bir el hareketi yapıyor. Hadi, o hareketi yaptı. Ya Protokol Tribünü'ndeki onca insanın bu harekete gösterdiği tepkiye ne demeli? Herkesin yüzünde tebessüm. İşte, bizim olaylara bakış ciddiyetimiz. Dikkat edin, bu Protokol Tribünü'nün fotoğrafı.

Hepimiz süpürelim

Önce herkes kendi evinin önünü süpürerek işe başlamalı. Neden mi? G.Saray-F.Bahçe derbisinde Basın Tribünü'ndeyim. Maç boyunca Basın Tribünü'nde susmayan bir küfür makinesi. Hedef, hakem Selçuk Dereli. Hadi hedefi de geçtim, önümüzde hemen G.Saray VIP Tribünü ve bayanlar. Bayanlar sadece VIP'te mi? Hayır Basın Tribünü'nde de. Hadi, küfür etmekten utanmıyor, insan çevresindekilerden, bayanlardan da mı sıkılıp, çekinmez!

Yazık... Bu olayın merkezinin Basın Tribünü olması ise daha üzücü, daha tehlikeli ve daha onur kırıcı. Önce biz gazeteciler, içimizde bir özeleştiri yapıp, temizliğe başlamalıyız. Bu konuda Türkiye Spor Yazarları Derneği'ne büyük görev düşüyor. Basın Tribünü'nden bu kişiler ayıklanmalı.

Belki bu kangreni önlemenin yolu yöneticileri de yasaklamak değil, ama gerekiyorsa o yola da başvurulmalı. Eskisi, yenisi, yaşanan gerilimlerde onların payı da inkar edilebilir mi? Komşuda bakan çıkıyor, yumruğunu vuruyor, ama bizde kişisel bir protesto var. Bakan Erkan Mumcu, ‘‘Lig maçlarına gitmeyeceğim, protesto ediyorum’’ diyor. Bu işin kolay yolu, çözüm için TBMM'de ne yapıldı? İğneden önce hepimiz çuvaldızı kendimize batıralım.

Kiralık gözlemci

ROMANYA Futbol Federasyonu, ocak ayında FIFA'nın eski gözde hakemlerinden Rumen Ion Craciunescu'nun ülkesinde gözlemcilik yapmasını yasakladı. Gerekçe olarak da, Craciunescu'nun oğlunun da Romanya Ligi'nde görevli bir hakem olmasını ve iş ilişkileri ile hakemler arasındaki bağlantılarını gösterdi. UEFA ise 1995 yılında dünyanın 2 numaralı hakemi olan Craciunescu'ya çarşamba günü oynanan Juventus-Deportivo Şampiyonlar Ligi maçında gözlemcilik görevi verdi. Craciunescu, şimdi komşu ülkelerin liglerinde gözlemcilik yapmak için girişimlerde bulunuyor.

Transferde 3 joker

FIFA'nın bu sezon yürürlüğe koyduğu transfer sistemi ilk yılında delindi. İskoçya Futbol Federasyonu şimdi bu deliği daha da genişletmek peşinde. 26 Mayıs'ta başlayıp, 31 Ağustos'ta biten transfer sezonunun Eylül ayının sonuna kadar uzatılmasını istiyor. Bununla da kalmıyor, 3 de joker peşinde. Yani kulüplere sezon boyunca 3 futbolcuyla daha sözleşme yapabilme şansı tanınmasını istiyor. FIFA'ya yaptığı bu başvurudan geçen ay yanıt alamayan İskoçya Federasyonu bu işin peşini bırakmak niyetinde değil.
Yazarın Tüm Yazıları