BİR SORUDAN FAZLASI | Elti eltiyi neden sevmez?

Güncelleme Tarihi:

BİR SORUDAN FAZLASI | Elti eltiyi neden sevmez
Oluşturulma Tarihi: Şubat 24, 2024 13:00

Eltisi ile çok iyi anlaşan insanlar olsa da genellikle gelin-kaynanaların kavgalarını aratmayacak derecede çekişmeler eltiler arasında da yaşanıyor. İzlenme rekorları kıran filmlerde, dizilerde yaşanan komik elti atışmaları bizi kahkahalara boğuyor. Elti kavgaları kültürümüze öyle bir yerleşmiş ki ‘elti boğan, elti çatlatan’ diye tatlı isimlerimiz bile var. Peki nedir bu eltilerin birbirinden alıp veremediği? Neden savaş halindeler? Eltisi ile iyi anlaşanlar bunu nasıl başarıyor?

Haberin Devamı

‘Eltilik müessesesi’ üzerine tez yazılacak kadar karmaşık bir konu. Eltilerin kıskançlıkları, kavgaları, birbirlerine tatlı tatlı laf sokmaları, iğnelemeleri filmlerde izlediğimizde bize çok komik geliyor, gülüyoruz, eğleniyoruz. Ama aynı olaylar başımıza geldiğinde kâbus dolu günler yaşayabiliyoruz.

İlk çocuk benim oldu, ilk torunu ben doğuracağım, bana düğünde az altın takıldı, onun çocukları daha kıymetli, o ev eşyalarını yeniledi benimkiler hala eski, onlar ev aldı biz kiradayız…’ Liste uzayıp gidiyor ama elti kavgalarının, kıskaçlıklarının sonu asla gelmiyor.

Aslında hiç kıskanç olmayan, kimseyle yarışa girmeyen kişiler bile biriyle elti olunca nedense ister istemez bu sarmalın içine girebiliyor. Yıllardır süregelen bir gelenek gibi… O yüzden atalarımız bize elti ile ilgili bolca atasözü bırakmış.

Haberin Devamı

Elti eltiye eş olmaz, arpa unundan aş olmaz.

Ortak gemisi yürümüş, elti gemisi yürümemiş.

Eltin varsa derdin vardır.

Elti eltiden kaçar, görümceler bayrak açar.

Kızgın elti, ormandaki 10 kaplandan beterdir.

Atasözlerimiz durumu çok güzel özetliyor galiba…

Eltisi ile sorun yaşayanlar olduğu gibi can ciğer kuzu sarması olanlar da yok değil. Biz de 'Bir Sorudan Fazlası' serimizde eltileri ile aralarından su sızmayan ya da bir kaşık suda boğmak isteyenlerle konuştuk.

* * * * *

BİR SORUDAN FAZLASI | Elti eltiyi neden sevmez

BİZİ GÖRENLER ‘SİZ ELTİ OLAMAZSINIZ, İNANMIYORUZ’ DİYOR

Seda E. (35)

Bence eltilerin birbiriyle anlaşması tamamen kendini yetiştirmesi, kişiliğinin oturması, eğitim düzeyi, empati yapma yeteneğine bağlı. Karşındaki insan da bu meziyetlere sahipse o zaman pek sorun yaşamıyorsun. 

Mesela ben eltimle çok iyi anlaşıyorum ve herkes buna aşırı şaşırıyor. Belki yaşlarımız aynı olsaydı bu kadar iyi anlaşamayabilirdik bilemiyorum ama toplumumuzda hâkim olan ‘Eltiler anlaşamaz, mutlaka birbirini kıskanır’ düşüncesi çok yanlış. Kardeş kardeşi de kıskanıyor, en yakın arkadaşın da eltin de….

Haberin Devamı

Benim eltimle aramda 5 yaş var ve yaşıt olmadığımız için zaten birbirimizin giydiğini, yaptığını kıskanmıyoruz. O daha genç, giyim tarzı farklı, benimki farklı. Ev eşyalarımız farklı genelde, ‘O koltuk takımından ben de alayım, halıları, perdeleri değiştireyim, ama ben geri kalmayayım” gibi dertlerimiz yok. Hatta bizde genelde şöyle oluyor: Eltim bana geldiğinde diyor ki “Abla şimdi şu ürünler çok moda ben alacağım sen de ister misin?"  Ya da "Gel şu eşyaların yerini değişelim odanın havası değişir” diyor.

Tabii tartıştığımız, birbirimize kırıldığımız anlar da olmuştur ama bu sırf eltim diye kıskançlıktan ya da anlaşmazlıktan yaşadığımız bir şey değil. Kendi ablamla tartıştığım konular olduğu gibi onunla da tartışabilirim bu çok normal.

Haberin Devamı

Yani genel olarak biz eltimle gül gibi geçinip gidiyoruz ama bizi her gören “Siz elti olamazsınız, inanmıyoruz” diyor. Eltiler anlaşamaz diye bir kural mı var? Eğer birinin insanlarla iyi geçinmeye niyeti yoksa kayınvalidesiyle de geçinemez, eltisiyle de eşiyle de kendi ailesiyle de. İşin özü bu bence…

BİZ BACANAKLARIMIZLA NE GÜZEL ANLAŞIYORUZ, BU ELTİLER NEYİ PAYLAŞAMIYOR?

Ahmet T. (44)

Kadınların eltileri gibi bizim de bacanaklarımız var ama neden hep eltilerin meseleleri konuşuluyor da bacanaklarla ilgili bir şey duyulmuyor? Çünkü biz erkekler basit insanlarız, kafamıza ufak tefek şeyleri takmıyoruz, garip kıskançlıklarımız yok, kaynanalarımızın gözüne girmek için yarışmıyoruz, o yüzden bacanaklar güzel anlaşıyor, eltiler birbirini yiyor. 

Haberin Devamı

Benim eşim ile abimin eşi o kadar anlaşamıyorlar ki her bayram dönemi kâbus yaşıyoruz. İlk zamanlar bu kadar değillerdi ama "Ona daha fazla altın taktılar, benim sevdiğim yemekleri yapmıyorlar, onun çocuklarını daha çok seviyorlar” gibi pek çok nedenden dolayı birbirlerine düşman kesildiler. Kız kardeşim ise çok arada kalıyor, kime yanaşacağını bilemiyor. Annem sürekli orta yol bulma derdinde. Biz de abimle ne yapacağımızı şaşırdık.

Kendileri yarıştıkları gibi bizi de aynı yarışın içine çekmeye çalışıyorlar. Mesela abimler arabalarını değiştirdi, şimdi benim üstümde öyle bir baskı var ki o araba yenilenmezse bana da huzur yok.

Abimin eşi de çocukların okulunu değiştirip bizim çocukların gittiği okula geçirmek istiyormuş çünkü bizim çocuklar iyi İngilizce konuşuyormuş onunkiler o kadar iyi değilmiş. Bu eltilerin anlaşmasının bir yolu yok mu ya? Birbirini seven iyi anlaşan elti yok mudur? Gerçi kendi annem de eltisi ile hiç anlaşamazdı, ona ‘çomaksız cadı’ derdi. Kız kardeşim de eltisi ile hiç anlaşamıyor. Kadınlar evlenirken bu durum otomatik olarak kodlarına işleniyor galiba çünkü başka açıklaması olamaz.

Haberin Devamı

‘BENCE BU ANLAŞMAZLIĞIN SORUMLUSU AİLELER’

Neşe M. (52)

Bence eltiler arasında sorunun temelinde eşlerin ailesinin adaletsizliği ve ayırım yapması yatıyor. Evliliğimin ilk yıllarında eltimle hiçbir sorunum yoktu ben sonradan aileye dahil oldum ve uyum sağlamaya çalıştım. O da bana her konuda ablalık yaptı hakkını yiyemem ama eşimin ailesi bizim aramızı bozdu.

‘"Ak gelin kara gelin" diye bile ayırdılar düşünün. Benim ten rengim daha koyu olduğu için ben kara gelindim. İlk zamanlar çok takmıyordum ama meğer onların ailede beyaz tenli olmak makbulmüş bunu öğrendim. Hatta bir keresinde eve misafir gelmişti, bebeklerini kucağıma alınca ağlamaya başlamıştı, kayınvalidem de “Kara gelin bebek senden korktu herhalde” diye kendince espri yapmıştı. 

Bayramlarda kim daha önce gidecek, yaz tatillerinde kim daha fazla kalacak konusu hep mesele olmaya başladı. Ben bayramların ilk gününde eşimin ailesinin evine gitmek istemiyordum, eltim de istemiyordu ama asla sesini çıkarmıyor istemeye istemeye de olsa arife gününden gidiyordu, son güne kadar da kalıyordu. Onlar daha uzun süre kaldığı için kaynanadan kapıyordu puanları.

Eşimin ailesi hep onu el üstünde tuttu ona daha çok değer verdiler. Benim çocuklarım onlara karşı çok sıcak değildi, onunkiler daha sık gördüğü için daha sevecendi. Bayram harçlıklarının en fazlasını onlar kaptı. Böyle adaletsiz davrandıkları için de eltimle arama soğukluk girdi haliyle. Yani aslında benim eltimle bir sorunum yoktu ama resmen bir yarışın içine zorla girdim.

BİR SORUDAN FAZLASI | Elti eltiyi neden sevmez

‘ELTİN İLE ANLAŞAMIYORSAN ONU YOK SAYACAKSIN’

Sinem H. (45)

Benim eltim evlendiğim günden beri benimle yarış halinde ama ben bunu gerçekten pek önemsemedim. Ben çok yoğun bir şekilde çalışıyordum o ise evlendiği için çalışmayı bırakmıştı. Bunun acısını alttan attan hep benden çıkarmaya çalışıyordu. Eşimin ailesinin her işine kendisinin koştuğunu, onların bakımını üstlenmek zorunda kaldığını, benim ise çalıştığım için her şeyden kaçtığımı söylüyordu. Her fırsatta beni iğneliyor, konuyu oraya getiriyordu. Bir gün dayanamadım “Ne yapayım, senin gibi işi bırakıp onlara mı bakayım, ben bunun için evlenmedim, sen de bakma, istemiyorum de” dedim.

Sonra bir müddet küstü bana, eşimin ailesini, kardeşlerini de bana karşı bir güzel doldurdu ama benim hiç umurumda olmadı açıkçası. Eşim birkaç kez bir şeyler demeye çalıştı "Bu küslük ne böyle" gibi… Onun da ağzının payını verdim bir daha ağzını açamadı.

Bence eltisi ile herkes sorun yaşayacak diye bir kural yok elbette, bu tamamen şans işi, ne çıkarsa bahtına… Ama elti ile böyle yarışlara girmemek, sinirini bozmamak için yapılacak tek şey onu yok saymak…

‘ANLAŞMANIN TEK YOLU MESAFE KOYMAK’

Nilgün D. (49)

Benim eşim yabancı, bir kız bir erkek kardeşi var. Kardeşleri ile çok iyi anlaşıyorum ama kardeşinin eşi ile asla anlaşamıyoruz. Birbirimizi tanımıyoruz dolayısı ile benim eltime karşı bir yargım asla olmadı ama onun ilk günden beri benimle bir alıp veremediği var ama ne bilmiyorum. Bu elti kavgaları bizim kültürümüze özgü zannederdim meğer yabancılarda da oluyormuş böyle şeyler, yaşayınca öğrendim.

Kadın beni tanımadan başladı bilenmeye. Eşim, onun her zaman kıskanç olduğunu, annesi ve kız kardeşi ile de anlaşamadığını, takmamam gerektiğini söyledi. Benim de yapım gereği herkesle iyi olmaya çalışmak gibi bir huyum var ama işte bazı insanlar bunu gerçekten hak etmiyor. Eşimin ailesini görmeye gittiğimizde annesinin evinde kalıyoruz. Erkek kardeşi bir kez bile evine davet edemedi bizi, eşinden dolayı tabii. Evliliğimizin ilk yıllarında nasıl olduysa bir kere gittik ama öyle bizdeki gibi hazırlanıp mükellef sofralar kurma adetleri yok. Ben yine de ev hediyesi alarak gitmiştim o ziyarete.

Bizim kültürümüzde bu yok deyip yapmıyorlar ama farklı kültürden gelen bir insanın kültürüne göre davranmak da o kişiye kendini değerli hissettirir. Mesela eşimin annesi babası benim ailem ile çat pat anlaşabilmek için Türkçe dersi almıştı. Bu bana ve aileme değer verdiklerini hissettirmişti o yüzden çok hoşuma gitmişti. Onlara kapım sonuna kadar çok da seviyorum ama eltimin yüzüne kapıyı kapatmak istiyorum resmen. Ne gelsinler istiyorum ne de oraya gittiğimde görmek...

Her tatil döneminde bize gelmek istiyordu ama kendine gelince çok güzel misafir gibi davranmayı biliyordu. Bizi bir kere yemeğe davet etmeyen kadın bize gelince misafirperverlik bekliyor, yemek hazır olana kadar elini asla bir şeye sürmüyor, yemekten sonra da masadan bir tabak bile kaldırmadan koltuğa yığılıyordu. Tamam biz misafirperveriz ama hak etmeyene değil. Birkaç yıl sabrettim ama sonra aynen onun gibi davranmaya başladım. Yersiz kıskançlıklarına, iğnelemelerine aldırmadım ve karşılık vermedim, onun seviyesine inmedim ama diğer konularda hak ettiğinden fazlasını alamadı benden. Yani artık onunla anlaşmaya çalışmak için çabalamadım kendimden ödün vermedim.

Elti ile anlaşmanın tek yolu mesafe koymakmış onu anladım günün sonunda, kötü olmadan mesafe koy kafan rahat olsun.

ELTİ DAYANIŞMASI DİYE BİR ŞEY VAR ÇÜNKÜ DÜŞMANIMIZ ORTAK

Özge H. (37)

Benim iki eltim var, biri bizden 8 yaş büyük, diğeri ile yaşlarımız yakın olduğu için gayet iyi anlaşıyoruz. Büyük eltimizi de abla gibi sevip sayıyoruz. Bizim derdimiz kendi aramızda değil kayınvalidemizle. Onun gelini olmak çok zor gerçekten. Hem eşlerimizle aradaki dengeyi kurup hem de annesine saygısızlık etmeden bu geniş aile düzenine uymamız gerekiyor. Zorlandığımız yerlerde de hep eltilerimizle birbirimizi destekliyoruz. Bu hayatta elti dayanışması diye bir şey var çünkü düşmanımız ortak :)

Şaka bir yana gerçekten ben eltilerin kavga etmek yerine müttefik olmaları gerektiğinden yanayım. Belki ben çok şanslıyım, eltilerimin ikisi de iyi insanlar ve beni gereksiz düelloların içine sokmadılar ama öyle olsaydı da ben köşeme çekilir o savaşın içine girmezdim sanırım.

Geçtiğimiz haftalarda meydana gelen bir olayda elti kavgası maalesef komedi filmlerindeki gibi güldürmedi.  Ana haber bültenlerine konu olan olayda 17 yıl önce evlenen O.Ö., evlendiği günden beri eltisinin kıskançlıklarına maruz kaldığını iddia etti. Evliliği boyunca eltisinin evliliğini, çocuklarını, eşini kıskandığını, bu yüzden sürekli kendi eşini dolduruşa getirdiğini, asıl nedenin ondan önce çocuğu olması olduğunu, eltisinin yıllarca çocuğu olmadığı için bu davranışları sergilediğini söyledi. Son zamanlarda eltisinin kıskançlık krizlerinin sinir krizine dönüştüğünü belirten O.Ö. eltisinin evinin kapılarını kırdığını, camlarını taşladığını, tehdit mesajları gönderdiğini ifade etti.

Peki, eltilerin yıllardır süregelen bitmeyen çekişmelerinin temelinde ne yatıyor?

Eltisi ile anlaşanlar neyi başarıyor da sorun yaşamıyorlar?

Eltisi tarafından kıskanılan, yarışa davet edilen kişilere ne tavsiye edersiniz?

TEMELİNDE BEĞENİLME, ONAY GÖRME VE REKABET DUYGUSU YATIYOR

Aile ve Çift Terapisti Klinik Psikolog Ebru Özkurt Topçu, eltilerin yıllardır süregelen bitmeyen çekişmelerinin temelinde yatan duygu için şunları söyledi:

“Bu çekişmenin temelinde; beğenilme, onay görme ve birinci sırada olma amaçlı rekabet duygusunun yoğun olması yatıyor. Aynı evde yaşayan iki kardeş misali kıskançlık ve diğerinden iyi olma isteği bu duygunun zeminini oluşturuyor. Sevilme, onay görme, kabul görme, toplumda ve kültürümüzde çok önem teşkil ettiğinden eltiler de kendi aralarında bu bağlamda bir rekabete giriyorlar.”

BİR SORUDAN FAZLASI | Elti eltiyi neden sevmez

'HER AİLEDE YAŞANACAK' ALGISI YANLIŞ

Topçu, elti çekişmelerini ‘mutlaka her ailede yaşanacak’ ön yargısıyla düşünmememiz gerektiğini, nedenleri arasında aile içi dinamikler, beklentiler, aile bireylerinin tutumları, iletişim eksiklikleri ve önceki ilişkisel geçmişler gibi faktörlerin etkisinin yer aldığını, bu unsurların zaman içinde birikerek çekişmeleri besleyebileceğini ifade etti.

Eltisi ile iyi anlaşanların genellikle sağlıklı iletişim kurabilen, karşılıklı saygı ve anlayışa dayalı ilişkileri başaran insanlar olduklarını söyleyen Topçu, empati, açık iletişim, sınırlar konusundaki anlayış ve birbirlerini desteklemenin bu başarıda etkili olduğunu, bunu başarabilen insanların genellikle uyum sağlayabilen, hırslarından arınmış, beğenilme arzusu yoğun olmayan ve kendi değer algılarını dış dünyaya bağlamayan insanlar olmasından kaynaklandığını belirtti ve ekledi: “Güven ilişkisi kurabildiğiniz ölçüde bir insan ile anlaşmanız kolay olur. Eltiler de aralarında güven ilişkisi kurarsa, birbirlerine yaklaşımlarında özenli olup, birbirlerini rakip değil yakın ilişki kurabileceği bir kaynak olarak görmeyi başarabilirlerse bu ilişkiyi sürdürmek güzelleşir.”

Psikolog Ebru Özkurt Topçu’nun eltisi tarafından kıskanılan kişilere tavsiyesi ise şöyle: “Öncelikle kendinize odaklanın ve kendi mutluluğunuza önem verin. Sağlıklı sınırlar belirlemek, açık iletişim kurmak, kendilerine zarar verebilecek rekabetçi düşünceleri engellemeye çalışmak da oldukça önemli. Ayrıca, karşılıklı anlayışı artırmak için eltiler ile iletişimde kalmak da oldukça önemli."

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!